İslam inkılabı rehberi Imam Hamenei bugün (pazartesi) sabah bu yılki Hac yöneticileri komisyonuyla görüşmesinde, Haccı “maneviyat ve siyaset” öğretiminde sembol olduğu ve onun en önemli özelliği olan Müslümanların belli zaman ve mekânda toplanması olduğuna değinerek şöyle dedi: “Gerçek Hac, bir taraftan müşriklerden beraat (ayrı ve uzak) olunması ve diğer taraftan Müslümanların bir ses, bir yürek ve vahdeti için ortam hazırlamasıdır.”
Imam Hamenei, İslami Cumhuriyet sistemini ve yaşamda ve siyaset meydanına girişte İslam güçlerinin verilmesini, yıllarca süren dinin siyasetten ayrı olduğu fikri uğrunda yapılan çalışmaları yok eden unsur olduğuna değinerek: “Şu anda bir defa daha satılmış ve cahil kimseler, yeni nesillerin zihinlerine dinin siyasetten, ilimden ve yaşamdan ayrı olduğu fikrini aşılama çabası içindeler” dedi. Ama Hac “din ve siyaset” öğretilerini göstermek için uygulamalı bir sahne ve çok önemli bir fırsattır.
İslam inkılabı rehberi, Hac farizasının yerine getirilmesinde belli bir zaman ve mekânın dikkate alınmasını sadece maneviyat değil de daha yüce bir hedef amaçlı olduğuna değinerek: “Haccın önemli hedeflerinden biri, Müslümanların birbirleriyle anlaşma, irtibat ve bir araya gelmeleriyle gerçekte İslam ümmetinin oluşumu konusudur” dedi.
O, Kâbe-i Şerif, Mescid’ül Haram ve Mescid’ün Nebi’nin, o topraklara hâkim olanlara ait değil de bütün Müslümanlara ait olduğu konusunu vurgulayarak, şöyle dedi: “Gerçek Haccın manalarının gerçekleşmesine kimse engel olamaz. Eğer bir hükümet veya bir devlet bu işi yaparsa, gerçekte “Sedd en sebilillah” (Allah yolunu engelleme) yapmıştır.”
İslam inkılabı rehberi, Büyük İmam Humeyni’nin (r.a) yönlendirmeleriyle Haccın yeni bir şekilde anlam kazanmasına değinerek: “Gerçek Hac, bazı devletlerin kendilerini müstekbirlere bağlayarak Müslümanlar arasında ayrılık ve ihtilaf oluşturmaları değil de, müşriklerden beraat ve Müslümanların vahdet ve dayanışmasıyla birlikte olmalıdır” dedi.
Imam Hamenei, 2015 yılında yaşanan Mina ve Mescid’ül Haram facialarına değinerek, onu büyük bir zulüm olarak niteledi ve hak sahiplerinin hakkı için ciddi ve geçici olmayan bir soruşturmanın gerekli olduğu vurgulayarak: “Bu hak arama hiçbir şekilde unutulmamalıdır. Yetkili olan makamlar değişik yollarla ve özellikle uluslararası alanda bu konuyu, İran İslam Cumhuriyetinin de katılacağı bir araştırma komisyonu kurularak incelemelidirler. Zira bu iki faciada Arabistan’ın en önemli görevlerinden biri olan hacıların emniyetinin sağlanması konusuna uyulmamış ve ölenlerin diyesi de verilmemiştir” dedi.
İslam inkılabı rehberi, günümüzde İslam dünyasının en önemli ihtiyacı vahdet ve tek ses olmasıdır. Düşmanların Müslümanlara karşı koymada özellikle Yemen ve Filistin konusunda odaklandıkları noktaya değinerek: “Şu anda Amerikalılar Filistin konusunda şeytani siyasetlerinin ismini “Asrın anlaşması” olarak koymuşlardır. Ama şunu bilmelidirler ki Allah’ın lütfuyla bu asrın anlaşması hiçbir zaman gerçekleşmeyecek ve Amerika yöneticilerinin gözlerinin çıkması ile Filistin konusu unutulmayacak ve Kudüs Filistin’in başkenti olarak kalacaktır” dedi.
Imam Hamenei, Filistin halkının bu oyun karşısında durmaları ve diğer milletlerin de onları destekleyecekleri konusuna değinerek: “Elbette İslam’a hiç inancı olmayan bazı İslam devletleri, çılgınlık ve cahillikleri sebebiyle ve dünyalık istekleri yüzünden Amerikalıların erken ölümlerini engelliyorlar. Ama Allah’ın lütfu ile İslam ümmeti ve Filistin halkı düşmanlarına karşı zafer kazanacaklar ve Sahte Siyonist rejimin köklerinin Filistin topraklarından sökülüp atıldığı günü göreceksiniz” dedi.