Almanya'yı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'le görüştükten sonra Almanya Başbakanı Olaf Scholz'la bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'la ortak basın toplantısı düzenleyen Olaf Scholz, "Birlikte doğrudan görüşme imkanımızın olması çok iyi. İkimiz de dünyadaki krizlerle uğraşıyoruz. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısının bütün dünyada hissedildi. İkimiz de Rusya'nın saldırganlığını sona erdirmesi konusunda mutabıkız" diye konuştu.
'ERDOĞAN'A ANLAŞMADAKİ ROLÜ NEDENİYLE TEŞEKKÜR EDİYORUM'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a Karadeniz'den tahıl ihracı anlaşması nedeniyle teşekkür eden Scholz, "Türkiye'nin özellikle tahıl ihracatı alanında çok önemli rol oynadığını biliyoruz. Türkiye Cumhurbaşkanı'na bu konudaki kişisel katkılarından ötürü özellikle teşekkür etmek istiyorum. Moskova'nın maalesef bu anlaşmayı daha fazla sürdürmemesi üzücü" dedi.
Avrupa'nın güvenliğinin tehlike altında olduğunu belirten Scholz, "Rusya bu şekilde savaş yürüterek uzun yıllardır mevcut olan bir anlaşmayı ihlal ediyor. Çünkü sınırların zorla değiştirilmemesi gerekiyor. Avrupa'nın güvenliği burada tehlike altında. Aynı zamanda İsveç'in NATO üyeliğini görüşeceğiz. Üyeliğin TBMM'de görüşüldüğünü biliyoruz. Umarız yakında olumlu karar alınacaktır. Çünkü NATO'nun güçlendirilmesi söz konusu" ifadelerini kullandı.
'HAMAS'IN SALDIRISI TERÖRDÜR'
İsrail-Filistin çatışmasına değinen Almanya Başbakanı, şunları söyledi:
"7 Ekim'de Hamas, İsrail'e hunharca bir saldırı düzenledi. Biz bu terör eylemini keskin bir şekilde kınamaktayız. Biraz sonra gerilimin tırmanmaması için neler yapabileceğimizi konuşacağız. Çünkü Orta Doğu'da çatışmaların tırmanmasından endişe duyuyoruz. Almanya'yı bilen gayet iyi bilir, bizim İsrail'le olan dayanışmamız hiçbir şekilde tartışmaya açık değildir. İsrail'in kendisini savunma hakkı vardır. Filistinli sivil halkın acıları, Gazze'de yaşananlar bizi de üzüyor. Onlarca yıldır Almanya bu alanda insani yardım sunmaktadır. Bu sene 160 milyon Euro'luk yardım sağlıyoruz. İnsani yardım alanında en büyük donörlerden biriyiz. Bizim için hedef iki devletli çözümdür. İsrail'in varoluş hakkı bizim için olmazsa olmaz."
Almanya'da antisemitizme izin vermeyeceklerini dile getiren Scholz, "Aynı zamanda Almanya'da yaşayan 5 milyon Müslüman'ın, bu ülkedeki yerini inkar edenlere de karşıyız" dedi.
Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğini de ele alacaklarını aktaran Olaf Scholz, "Geçmiş yıllarda potansiyelimizin gerisinde kaldık, bunu nasıl ileri taşıyacağımızı görüşeceğiz. Ekonomik işbirliği açısından büyük potansiyel var" şeklinde konuştu.
ERDOĞAN: 13 BİN FİLİSTİNLİ ÖLDÜRÜLDÜ
Almanya ziyaretine büyük önem verdiğini belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biraz sonra kendisiyle Türkiye-Almanya arasında kapsamlı ilişkileri tüm yönüyle ele alacağız. Bu işin ticari, siyasi, askeri ilişkiler boyutu olacak. Özellikle Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmeler boyutu olacak. Son olarak da İsrail-Filistin arasındaki gelişmeler olacak" ifadelerini kullandı.
Filistin'in Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas'ın, 7 Ekim'de İsrail'e başlattığı saldırının başlangıç olarak gösterildiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Açık ve net konuşmayı severim. Burada da açık ve net konuşacağım. 7 Ekim tarihi bir başlangıç olarak anlatılıyor. 7 Ekim'den sonraki süreç hiç konuşulmuyor. Şu an itibariyle 13 bin Filistinli çocuk, kadın, yaşlı ne yazık ki öldürülmüştür. Bunun yanında artık neredeyse Gazze diye bir yer kalmadı. Her tarafı yer ile yeksan oldu. Şu anda yatıyorlar, kalkıyorlar Hamas, Hamas, Hamas. Hamas'ın silah varlığı, gücü ile acaba İsrail'in silah varlığı, gücü mukayese edilebilir mi? İsrail'in nükleer silahı var mı, var. Bunu İsrail'e sorarsanız var demez; çünkü onlar yalanı çok iyi kullanırlar. Bütün bunlarla beraber şu kadar mali destek verildiğinden bahsediliyor. Peki Hamas'a böyle bir mali destek veriliyor mu, hayır böyle bir şey yok. Filistin'in kendisine verilmesi gereken destekler verilmiyor."
'SUSARSAK TARİHİ ÖNÜNDE HESAP VEREMEYİZ'
"İbadethaneler vuruluyor, kiliseler vuruluyor. Bütün bunlarla beraber hastaneler vuruluyor. Halbuki bütün bunların yanında hastanelerin vurulması, çocukların öldürülmesi Tevrat'ta falan bunlar yoktur, yapamazsın. İnsan Hakları Beyannamesi'nde yapamazsın. Ama burada görüldüğü gibi bu çocuklar nasıl vuruluyor? Hastanelerde nasıl öldürülüyor? Biz elimiz kolumuz bağlı mu duracağız? Sesimizi çıkarmayacak mıyız? Eğer elimiz kolumuz bağlı kalırsak bunun tarihi hesabını veremeyiz. Onun için bir borçluluk içerisinde İsrail-Filistin savaşını değerlendirmemek gerekir."
'İLK DEFA ANTİSEMİTİZME TAVIR KOYMUŞ LİDERİM'
"Ben rahat konuşuyorum, çünkü bizim İsrail'e borcumuz yok. Ama borçlu olanlar rahat konuşamıyorlar. Biz Holokost cenderesinden geçmedik. Çünkü insana saygımız bizim çok çok farklıdır. Başbakanlık dönemimde ilk defa antisemitizm konusunda tavır koymuş liderim. Dünyada hiçbir başbakan koymamıştı. Ben koydum. Bundan dolayı kimseye borcumuz yok."
Bizim bu seyahatimizde bunları tabii konuşacağız. Bütün bunların yanında konuşmamız gereken önemli bir mesele de şu, bunu nasıl çözeceğiz? İnsani ateşkese acaba Türkiye ne kadar, Almanya ne kadar katkıda bulunabilir? Bu adımları beraber nasıl atacağız? Burası önemli. Buna var mıyız, yok muyuz? 1 hafta sonra Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier İsrail'e gidiyor. Kendisine ricada bulundum siz bir taraftan biz bir taraftan tutalım, ateşkesi sağlayalım. Bu adamı atar, insani ateşkesi birlikte Almanya, Türkiye diğerleri sağlayabilirsek bu ateş çemberinden bölgeyi kurtarma imkanı yakalarız."
'İSRAİL'İN ELİNDE KAT KAT DAHA FAZLA REHİNE VAR'
"Rehinelerin takası deniyor, eyvallah buna da varız. Rehine sayısı itibariyle İsrail'deki rehinelerin sayısı nedir, öbür tarafta Hamas'ın elindeki rehinelerin sayısı nedir? Buna baktığımızda kat be kat fazlasıyla İsrail'in elinde rehine var. Yılların rehineleri İsrail'in elinde, bunu da görmemiz lazım. Bunu görmezsek haksızlık olur. Bütün bunlara varız."
'TAHIL KORİDORU İÇİN BİRLİKTE ADIMLAR ATMALIYIZ'
"Biz nasıl Karadeniz'den tahıl koridorunda çalışma ortaya koyduysak, bu çalışmayı ortaya koyarken Avrupa, Afrika ayrımı yapmadık. Şu anda 4 veya 5 ülkeye Rusya böyle bir koridordan yine tahıl göndermeyi planladı. Biz de bunun ikinci safhası olan bunların una dönüştürülmesinde bu adımı atarız. Daha önce de Rusya, Türkiye, Katar olarak üçlü bir adım atmıştık. Bütün bu adımın atılması için özellikle Almanya-Türkiye arasında böyle bir adımın atılmasının yanında, NATO müttefikimiz Almanya ile kararlı adımlar atmanın görüşmelerini de aramızda yapmamız lazım."
'TERÖRLE MÜCADELEDE DAHA YAKIN İŞBİRLİĞİ İÇİNDE OLMALIYIZ'
"Savunma sanayi işbirliğimizin engelsiz yürütülmesi müşterek menfaatimizedir. Terörle mücadelede Almanya ile daha yakın işbirliği içinde olmamız lazım. İki ülke arasında köprü olan Nüfusu 3,5 milyona ulaşan Almanya'daki Türk toplumunun huzur içinde yaşaması en önemli beklentimizdir. Burada görev yapan din adamlarımızın yetişmesiyle ilgili ortak bir çalışma yürütüyoruz.
Ortak çalışma grubumuz göç konusunda çalışmalarına devam ediyor. Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci görüşmelerimizin en önemli gündemlerinden birini oluşturmaktadır. Bu sürecin ivme kazanmasını istediğimizi söylemiştik. Gümrük Birliği güncellenmesi, vize serbestisi gibi konularda haklı beklentilere sahibiz. AB'nin lokomotif ülkelerinden olan Almanya'nın vereceği katkıları önemsiyoruz. Kolay değil Türkiye, 52 senedir AB kapasında bekletilmektedir. Vize serbestisi sağlanıncaya kadar vatandaşlarımızın vize işlemlerin hızlandırılmasını ele alacağız."
'ZİYARETİMİN YENİ BİR SÜRECİN BAŞLAMASINA VESİLE OLMASINI DİLİYORUM'
"Tabii ki Gazze'de yaşananları yukarıda daha farklı şekilde ele alacağız. Türkiye olarak sivilleri hedef alan saldırıları hiçbir şekilde tasvip etmediğimiz ifade ettik. Hepimizin önceliği ateşkesin sağlanması, insani yardımların engelsiz olarak akışının sağlanması. Yaşananlar 1967 sınırları temelinde iki devletli çözümün artık kaçınılmaz olduğunu bir kez daha bizlere göstermiştir. Türkiye olarak amacımız İsrail ve Filistinlilerin yan yana barış içinde yaşadığı iklimin tesisidir. Orta Doğu'da adil ve kalıcı barışın temini için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum. Ziyaretimin ülkelerimiz arasında dayanışmaya, yeni bir farklı sürecin başlamasına vesile olmasını diliyorum."
'SEN BİR HIRİSTİYAN OLARAK KİLİSELERİN VURULMASINDAN RAHATSIZ DEĞİL MİSİN?'
Bir Alman gazeteci, Erdoğan'a NATO üyelerinin Hamas'ı terör örgütü olarak tanımasına karşın Türkiye'nin neden kurtuluş örgütü olarak tanımladığını, İsrail'i neden soykırım ve terörle suçladığını, bunun Türkiye-Almanya ilişkilerine zarar verip vermediğini sordu.
Gazeteci, "Hamas'ın terör saldırısından sonra açıklamalarınız sadece Almanya değil NATO üyelerinde de rahatsızlık oluşturdu. İsrail'in varoluş hakkını kabul ediyor musunuz, çünkü bu Almanya'da devlet politikasıdır. Diğer taraftan İsrail'e faşist bir devlet olduğunu söylediniz, bunun gerekçesi nedir? Neden soykırım diyorsunuz İsrail ordusunun Hamas'a saldırısına? Neredeyse tüm NATO müttefiklerinin terör örgütü olarak tanınan bu örgütü nasıl kurtuluş örgütü olarak tanımlarsınız? Türkiye-Almanya ilişkilerini tehlikeye mi atıyor musunuz? Almanya, Türkiye'nin 40 tane Eurofighter talebini kabul edecek mi" ifadelerini kullandı.
İsrail'in binlerce Filistinliyi katlettiğini, hastane ve ibadethaneleri vurduğunu hatırlatan Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"Ben sana yüzlerce demiyorum, İsrail binlerce Filistinliyi öldürdü mü öldürdü. Hastaneleri yok etti. İbadethaneleri, kiliseleri vuruyor. Ben bir Müslüman olarak bundan rahatsızım, sen bir Hıristiyan olarak bundan rahatsız olmuyor musun? Bunlara karşı niye bir tavır koymuyorsunuz? Bizim için bu noktada Musevi, Hıristiyan, Müslüman bu ayrımın olmaması gerekir. Antisemitizme karşı da dünyada mücadeleyi veren ilk lider ben oldum. Almanya, İsrail'e maddi destek verdiğinden bahsediyor.
Eurofighter (savaş uçağı) konusunda da Almanya verir ya da vermez. Dünyada savaş uçaklarını üreten sadece Almanya mı? Birçok yerden bunun çalışması yaparız. Şu anda insansız hava uçaklarında Türkiye önde gelen ülkelerden biridir. Bir basın mensubu olarak bizi bununla tehdit etmeyin. Bize öyle sorular sorun ki insani, vicdani olsun, biz de cevaplarını verelim."/Duvar