Kovid-19 krizinin arifesinde Gates vakfının yönetim kuruluna yeni başkan atanması medyanın dikkatinden kaçan çok ince bir noktadır…
Ne yalan söyleyeyim; ben de bu noktayı fark edemedim onca haber ve yorum yağmuru arasında…
Ta ki; Newsweek, Global Edition’daki bir yazıyı görünceye kadar..
***
KİMDİ BU YENİ BAŞKAN?
Mark Suzman 1 Şubat 2020’de Gates vakfı yönetimi kurulu Başkanı olarak atandı.
Suzman, ırkçılığın en iğrenç versiyonunun yaşandığı Apartheid döneminde Güney Afrika’da büyüdü ve çalışmalarına gazeteci olarak başladı. Suzman daha sonra BM’ye katıldı ve BM Genel Sekreteri Bürosu stratejik politika üretme ve iletişim bölümünde danışmanlık koltuğuna oturdu. 2007 yılında Gates vakfına katıldı ve vakfın küresel destek ve kalkınma politikaları ve özel inisiyatifler bölümünün başına geçti.
Suzman vakfın Hindistan, Çin, Avrupa ve Afrika’daki temsilciliklerinin temelini atmayı ve geliştirmeyi üstlendi ve yine vakfın devletler, özel sektör ve medeni toplumla ilişkilerini koordine etmeye başladığı dönemde de Oxford üniversitesinden uluslararası ilişkiler branşında doktorasını aldı.
“KORONA KUMPASINDA CİNSİYET EŞİTLİĞİ” NE ALAKA?” DEMEYİN…
Şimdi sıkı durun:
Suzman Newsweek’e verdiği demeçte önceliklerinden birinin; vakıfta, vakfın cinsiyet eşitliği uygulamalarını gözetleyen yeni bir üst düzey icra mevkii oluşturmak olduğunu belirtti.
Son yıllarda siyonizmin, özellikle AB kaldıracını kullanarak çoğu ülkede (ve tabi ki öncelikle bizde) “cinsiyet eşitliği” ve “eşcinsellik “ kavramlarını sıkça gündemde tuttuğunu, hatta İstanbul Sözleşmesi’yle bunun nasıl dayatıldığını, aile ve ahlak yapısını nasıl dinamitlediğini hepimiz biliyoruz.
İş öyle bir noktaya geldi ki, ÇKD bile, eşcinselliğin ne kadar büyük bir felaket olduğu konusunda toplumu uyarmaya başladı!...
Suzman ayrıca vakfın son 20 yılda uygulamaları, bu teşkilatın faydalı bir küresel tepkiyi yönetmek üzere gerekli kapasiteleri ve meşruiyeti oluşturduğunu ortaya koyduğunu vurguladı.
Suzman buna, Wellcom ve Mastercard firmalarının iş birliği ile uygulanan Kovid-19 Therapeutics Accelerator programını örnek gösterdi.
Suzman ;vakfın gelecekteki faaliyetleri hakkında da yaptığı açıklamada, kendisi ve vakfın yönetim kurulu ve üst düzey yöneticileri yatırımların ve faaliyetlerin en çok etki yaratan alanların üzerinde odaklanması üzerinde ısrar ettiklerini kaydetti; bu konuya da epidemik hastalıklarla mücadele, cinsiyet ayrımcılığıyla ilgili sorunları bertaraf etme ve eğitim programlarını geliştirme programlarını örnek gösterdi.
Bununla da yetinmedi ve The Giving Pledge adlı hayır kurumunun kuruluşunun onuncu yıl dönümüne işaretle bu kurum aslında Bill, Melinde ve Warren’in kurumsal değil kişisel inisiyatiflerinin ürünü olduğunu, bu üç kişi kişisel görüşleri doğrultusundu bu kurumun temelini attıklarını da açıkladı.
***
“THE GİVİNG PLEDGE HAYIR KURUMU (!) BU İŞİN NERESİNDE?
The Giving Pledge hayır kurumu 2010 yılında Bill Gates ve Warren Buffett tarafından ve dünyanın çok zengin insanlarını insani programlarına katılmalarını sağlam üzere kuruldu. Bu kurumun taahhütname belgesi şimdiye kadar 204 kişi tarafından imzalandı; gerçi bu imza herhangi bir hukuki veya yasal elzem getirmiyor. İmzalayanların çoğu 22 ülkenin milyarder insanları... Belgeyi imzalayan bazı milyarderler vefat etti. Bu insanların üstlendiği yükümlülüğün 500 milyar dolar olduğu belirtiliyor; gerçi bu meblağın tümünün tahsis edilmesi yönünde hiç bir elzem de bulunmuyor. Belgeyi imzalayanların arasında seçkin simalar yer alıyor.
Business Line Online’ da dikkatimi çeken bir nokta oldu: Bill ve Melinda Gates vakfı, Michael ve Susan Dell vakfı ve Wadhwani vakfı, Kovid-19 eylem grubuna mali yardım takımına katılarak bu inisiyatifin faaliyet ve ulaşım alanını genişletmek istemiş.
Söz konusu grup (ACT Grants) Hindistan’da kâr amacı gütmeyen bir grup olup startup’lara mali destek veren bazı özel yatırım fonları tarafından kurulmuş.
Gates vakfının proje seçme sürecinin bir bölümünü yönetmesi ve projenin Hindistan’da Bihar ve Utar Pradeş eyaletlerinde uygulanmasına destek vermesi kararlaştırıldığı anlaşılıyor. Wadhwani vakfı da seçline projelere mali destek sağlayacak. Projeler Hindistan’ın sağlık sistemini uzun vadede iyileştirme ve doğrudan etkileme etkenleri üzerinde odaklanarak seçiliyor.
***
HİNTLİLER BAYAĞI BU İŞİN İÇİNDE!
ACT Grants Kovid-19 ile mücadele için 50 özel firmayı, 40 startup’ı ve bir kaç Hindistanlı seçkin girişimciyi bir araya getirmiş bulunuyor. Bu grup 43 günde 39 startup’a mali yardımda bulundu. Bu yardımlar ise şu alanlara dağıtıldı: Uzaktan tıbbi hizmet, geniş çapta test, hasta izleme, şaibeli hastaları rasat etme, iletişimleri izleme ve tanı kiti üretme.
Gates vakfının Hindistan bürosu Başkanı Hari Menon, ACT Grants grubuna verilen destek, Gates vakfının Kovid-19 hastalığı ile mücadele hedefi doğrultusunda olduğunu, bunun için toplu çaba ve sermaye gerektiğini belirtiyor.
ACT Grants’ın Sözcüsü Mohit Bhatnagar da Gates vakfının Kovid-19 hastalığı ile mücadele deneyimleri ve uygulamaları bu grubun hedefleri ile tamamen örtüştüğünü vurguluyor.
***
ACT GRANTS BU İŞİN NERESİNDE?
ACT Grants bazı özel sermayeli firmaların bir araya gelmesiyle oluşan bir grup. Bu gruba üye şirketleri de buldum: Sequoia India, Accel Partners, Lightspeed Ventures, Matrix Partners, Nexus Venture Partners, Kalaari Capital, Omidyar Network.
***
GATES VAKFI HER İŞE KARIŞAN BİR KURULUŞ!
Gates vakfının, Rus trolların ABD seçimleri üzerindeki tesirini araştırma projesine destek vermesi de ilginç değil mi?
Bakın; Politics & Government Week via VerticalNews.com bu konuda neler yazıyor:
“Bu proje, aslında bir kaç platforma dayanarak çalışan bir devlet propagandası” projesi!
Nasıl mı çalışıyor? Buyurun::
Twitter ve youtube sitelerinde Rus trollar ABD’de 2016 başkanlık seçimleri sırasında New Jersey teknoloji müessesesi tarafından izlendi ve siyasi irtibatların medya üzerinden daha geniş bir ekolojik zeminde ele alınmasını gösterdi.
Zira devletler birbiriyle iç içe olan enformasyon eko-sisteminden yararlanarak gizli propaganda stratejilerini takip ediyor!
Bu projenin mali hamilerinden biri de Gates vakfı!
Projenin diğer mali hamileri arasında şu kurumların adı dikkat çekiyor:
Knight Foundation, Charles Koch Foundation, Craig Newmark Philanthropies, Hewlett Foundation, Siegel Family Endowment Carlsberg Foundation.
***
Eminim siz de benim gibi şaşırdınız.
Gates vakfının; Maryland Baltimore Üniversitesi’yle de sıkı ilişkileri olduğunu kaçımız biliyor acaba?
Maryland Baltimore Üniversitesi’nin Gates vakfının desteği ile yapay biyoloji alanındaki yeni bulguları takibe aldığını da biliyor musunuz?!
Biotech Week via NewsRx.com’da yer alan bir araştırma makalesine göre Maryland Baltimore Üniversitesi, Ehrlich Pathway yöntemini geliştirmek üzere yapay biyoloji temelinde bir araştırma yürütmüş ve sonuçta Gül gibi çiçeklerden daha değerli hoş kokulu maddelerin elde edilmesini sağlamış.
Gates vakfı, Jiangnan Üniversitesi Biyo Teknoloji Fakültesi ve Bilimler Ulusal Vakfı hücre mühendisliği ve biyokimya programı ile birlikte bu araştırma projesinin baş hamileri arasında yer alıyor!
Gelecek yazımda bu konuda bulduğum diğer belgeleri de sizlerle paylaşacağım inşallah.
Şimdilik Allah’a emanet olun, esen kalın