Displaying items by tag: Parse
İSLAM ÖNCESİ IRAN TARIHI -1
Ele geçirilen tarihi eserler ve yazıtlara göre, Kaşan’daki Turn-e Silek, Damğan’daki Tepe Hisar, Kerman yakınlarındaki Şehdad ve Zabol yakınlarındaki Şehr-e Suhte gibi medeniyetlerle Mazenderan’daki Tepurlar gibi kabilerer, İran Platosu’na komşu olan diğer medeniyetlere ticari ve siyasi ilişkilere sahiptirler.
O dönemde İran’ın en önemli komşuları, Hindistan’daki Mohencudaru medeniyeti, Anadolu medeniyetleri ve mezopotamya medeniyetleri idi. Bunlar arasında, İran Platosunda yerleşik bulunan toplulukların Mezopotamya ile ilişkiler diğerlerine pranla daha fazla ve daha yaygındı. Her ne kadar bu ilişkiler zaman zaman Zagros dağlarında yerleşik kavimlerin Mezopotamya’ya saldırmaları ve ya Mezopotamya devletlerinin İran’ın batı bölgelerine saldırıları şeklinde olsa da aralarındaki medeniyet alış verişi herzaman devam etmekteydi, İran Platosu sakinlerinin yazısı daima batı komşularından iktibas ermeleri de bunun bir örneğidir.
Aryailer’den önceki kavimler arasında, İlamiler özel bir öneme sahiptir.Bu dönemde İran Platosu, ilk büyük şehirlerin ortaya çıkışına tanıklık etmiştir. Bunlar arasında en önemlisi Şuş kentidir ki, bu şehirden günümüze kalan eserler, onun görkemini ve uzun bir dönem revaçta olduğunu göstermektedir. Mezopotamya medeniyetleriyle aynı dönemde gelişmiş olan İlam Medeniyeti, kendine ait yazısı sahip olması sebebiyle İran medeniyet tarihinde özel bir öneme sahiptir. İlam çivi yazısı muhtemelen İran’da yaygınlaşan ilk yazıdır ve İlam medeniyetinin çöküşünden sonra da kullanılmaya devam etmiştir.
Aryailer, beyaz ırk kavimlerden bir grup olup ilk yerleşim alanları Avrasya stepleridir. M.Ö. 3000 dolaylarında Avrasya steplerinde, bugün "Hint-Avrupa" diye adlandırılan bazı kavimler yaşamaktaydı. Bu kavimler, soğuğun artması, otlakların azalması ve çevre kavimlerin baskıları sebebiyle göçe zorlandılar. Bir grup batıya yani Avrupa’ya gidip sonraları Yunan ve Roma Medeniyetlerini oluşturdu. Diğer bir grup ise güneye doğru hareket etti ve ulaşılan son noktalar İran ve Hindistan oldu. Bu çevrede yerleştikleri için onlara "Hint-İran" kavimleri denmiştir. Bu grup kendini özgür, soylu ve şerefli anlamında "Aryai" olarak isimlendirmekteydi. Aryailer’den bir grup İran’dan geçip Hindistan’a gitti. İran’dan kalan Aryailer ise İranlı olarak isimlendirildi. Böylece İran’da büyük Arya ülkesi ve topluluğu şekillendi. Med kabilesi grupları kuzey batı, Pars kabilesi grupları güney ve part kabilesi grupları ise kuzey doğu İran’da yerleşti. Med kabilelerinin yerleşme yeri olan İran’ın batı dağlık bölgeleri Mezopotamya sınırında bulunmaktaydı. M.Ö. bin yıllarında Mezopotamya’nın kuzeyi "Asur" devletinin hakimiyetindeydi, güneyi ise "Kalde" yada yeni Babil devletinin ülkesi idi. 3."Med" padişahı "Huvekhştre" zamanında bu devletin gücü doruk noktasına ulaşmıştı. Huvekhştre Babil devletiyle ittifak kurarak Asur devletini ortadan kaldırdı (M.Ö.12). "Huvekhştre" zamanında "Med" ülkesi oldukça genişledi ve son Med imparatoru olan "Aji Dehek" adındaki oğluna güçlü ve müreffeh bir devlet miras kaldı; ancak Aji Dehak Medlerin gücünün ve birliğini koruyamadı ve bu sebeple (M.Ö.) 550 yıllarında "Ahamenişli Kuruş" "Med" devletini devirdi.
"Kuruş"un kurduğu devlet, ceddi Ahameniş’in ismini aldı. Medler’in de müttefik olduğu bu devlette İlamlılar da yazıyı kullanmaları dolayısıyla makam ve mevki sahibi oldu.
"Kuruş"un ölümünden sonra, amcazadelerin’den olan "Viştasb"in oğlu "Daryuş" güç kazanarak saltanatı Ahameniş hanedanının bir şubesi haline dönüştürmeyi başardı ve sonuna kadar da iktidarı elden bırakmadı. "Daryuş" (M.Ö.) 522 – 486 yıllarında hüküm sürdü ve Ahamenişler’in güçlü devlet yapısnı kullanarak, egemenliği alundaki bölgelerde ortak kanunlar yürürlüğe koydu. Merkezi yönetim sistemi kurarak, ordutu yeniden yapılandırdı ve mali sistemi düzenleyerek Ahamenişliler’in şevket ve kudretini artırmayı başardı. Daryuş, Ahamenişliler’in yönetim ve ordu sistemini düzenledi ve "Parse" (Taht-ı Cemşid persepolis), nevruz kutlamalarının mekanı "Ekbatan" (Hamedan), yazlık başkent ve "Şuş", kışlık başkent olarak özel öneme haiz şehirler oldular.