Siyonistlerin analizine göre Gazze savaşında kullanılan İran füzeleri

Rate this item
(0 votes)

Devrim Muhafızları Teşkilatı komutanı Muhammed Ali Caferi, Savunma Sütunu operasyonu sırasında İran’ın Gazze’ye silah göndermediğini, ancak “Filistinli örgütlere Fecr-5 füzelerini (ve diğer füzeleri) üretecek teknolojiyi sağladıklarını gururla vurguladıklarını ve şimdi bu örgütlerin kendi başlarına, bu füzelerden büyük miktarlarda üretebildiklerini” söylemişti.

 

İmam Hamanei, twitter hesabında İngilizce olarak “Müslüman olsun veya olmasın, insanlığı desteklediğini iddia eden her hükümet Filistin’den sorumludur” ifadelerini kullandı. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Marziyeh Afkham, Gazze’nin ve Batı Şeria’nın çeşitli kısımlarına yönelik olarak “Siyonist rejim tarafından gerçekleştirilen yoğunlaşmış suç saldırılarını” kınadı.

Kasım 2012′deki “Bulut Sütunu Operasyonu” boyunca İran Hamas’a ve İslami Cihad’a tam desteğini ilan etti ve onların mücadelesine verdiği maddi destek ve propaganda desteğinden ötürü duyduğu gururu gizlemedi.

“Koruyucu Hat Operasyonu” boyunca Hamas tarafından kullanılan İran yapımı uzun menzilli füzeler

 

 

İran Devrim Muhafızları Teşkilatı (IRGC) komutanı Muhammed Ali Caferi, Savunma Sütunu operasyonu sırasında İran’ın Gazze’ye silah göndermediğini, ancak “Filistinli örgütlere Fecr-5 füzelerini (ve diğer füzeleri) üretecek teknolojiyi sağladıklarını gururla vurguladıklarını ve şimdi bu örgütlerin kendi başlarına, bu füzelerden büyük miktarlarda üretebildiklerini” söylemişti. Fecr-5, 75 kilomtrelik etkili bir menzile sahip ve Savunma Sütunu sürecinde bu türden füzeler Kudüs’e ve Tel Aviv’e fırlatılmıştı.

Savunma Sütunu sona erdiği zaman İran, Filistinli örgütleri beslemeye devam etmek için fırsat penceresini kullandı. Suriye yapımı M-302 füzelerini taşıyan Klos-C silah gemisinin ele geçirilmesi, İran’n Gazze’deki bu örgütleri, özellikle de İran’ın bir temsilcisi olarak görülen ve faaliyetlerinin devamı için ona bağlı olan İslami Cihad’ın beslenmesindeki rolü konusunda buzdağının sadece görünen kısmıydı. Koruyucu Hat Operasyonu’nun başlangıcında Gazzeli örgütlerin Gazze Şeridi’nden Hayfa’ya kadar ulaşabilecek füzeler edindiği açıktı. Hamas’ın (8 Temmuz’da) Hadera’ya M-203 fırlatması, Gazze’deki örgütlerin bu zamana kadar bir İsrail şehrine gerçekleştirdiği en uzun menzilli roket saldırısı oldu.

Suriye krizi nedeniyle İran ve Hamas arasında var olan gerilime rağmen kısa süre önce İran ve Hamas arasındaki bağlar yenilendi ve İran, Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarını destekliyor.

Mevcut çatışmanın şimdiye kadar olan kısmında İslami Cihad, Gazze’den İsrail’e açılan ateşin önemli bölümünden sorumlu. İran’dan talimatlar alan İslami Cihad, Tel Aviv, Beerşeba, Aşdod, Aşkelon, Netivot, Ofakim ve öteki yerlere Grad roketleri ateşlediği yönünde açıklamalar yaptı. İslami Cihad, operasyonuna “Delinmez Yapı” adını verdi.

İslami Cihad, Tel Aviv’e fırlatılan roketlerden birinin Burak-70 tipi olduğunu açıkladı. Örgüt ayrıca İran’da üretilmiş Fecr-3 ve Fecr-5 füzelerine sahip. İsrail’le olan çatışmanın tırmanışa geçmesi halinde örgütün, İsrail saldırılarına son vermek için İsrail’in büyük şehirlerine saldırı düzenleyerek bir terör dengesi kurmak ve böylelikle İsrail’i operasyonunu sonlandırmaya zorlamak gerekeceği düşüncesiyle, Büyük Tel Aviv bölgesine ve kuzeydeki şehirlere (Hadera, Hayfa) bu füzelerden daha fazla fırlatması muhtemeldir.

İsrail’in büyük şehirlerine yapılan roket saldırıları, İran’ın terörist örgütlere füze tedarik etme, eğitim sağlama ve füze üretme teknolojisi sunma konusundaki hayati rolünün altını çiziyor. İran ayrıca bölgesel diplomatik barış anlaşmalarına ulaşma çabalarında da negatif bir rol oynuyor.

Bu son tırmanışın karakteristik özellikleri, İran’ın ve terörist örgütlerin sükûnet döneminden, deniz ve Sina üzerinden büyük miktarlarda “denge bozucu” silahlar göndermek ve Lübnan ve İran’da terör örgütü üyelerini bu ölümcül silahların kullanımı konusunda eğitmek için yararlandığının açık bir kanıtıdır.

medyaşafak

 

Read 1081 times