Önce Vahhabi inancına sahip olan Dr. İmad, Şii inancı seçdi.
Şu anda Vahhabilerin büyük bir kısmının itidal düzeyine ulaştıklarını, gerçekleri görerek bazı aşırı hareketlerinden vaz geçtiklerini söyledi.
İran’ın Kazvin şehrinde Hz. Fatıma’nın şehadet yıldönümü nedeniyle düzenlenen “en büyük dost” sempozyumuna katılan Dr. İmad, Şia ve Ehlibeyt mektebini internetten ve değişik televizyon kanallarından takip ederek yakından tanıma fırsatını bulduğunu belirterek, artık devamlı Vahhabilerin önemli şahsiyetlerinin Ehlibeyt mektebine dönerek Şia olduğunu görüyoruz dedi.
Yemen doğumlu olan ve Arabistan’da büyüyen Dr. İsam İmad Arabistan’daki Şia düşmanlığı konusunda şöyle dedi: “İlk günden okullarda Hz. Ali ile Hz. Fatıma’nın hataları ve yanlış düşünceleri işleniyor, sonra Vahhabiliğin merkezi olan Riyad’daki okullar ve üniversitelerde Hz. Fatıma’nın hataları anlatılıyor, günahkâr biri olduğu inandırılıyor, ardından da İmam Hasan ve Hüseyin’in kendi hataları yüzünden öldükleri konusu işleniyor.”
Şia mektebiyle tanışmasını ise şöyle anlatıyor: “Riyad’daki Muhammed Suud üniversitesinde yüksek lisans tezi olarak Hz. Ali’nin hataları, günahları ve eksiklikleri konusu bana verilmişti. Bu konuda araştırma yaparken Büyük Şii alimi Şeyh Mufid’in kitapları elime geçti. O kitaplardan Hz. Ali’ye yapılan zulümlerin boyutunu anladım. Araştırmalarımı derinleştirince Hz. Fatıma ve Ehlibeyt’e yapılan haksızlıkları gördüm”
Dr. İmad Vahhabi okullarında Peygamberimizin eşi Aişe dışında diğer kadınların örnek gösterilmesine izin verilmediğini, Sahihi Buhari ve Müslüm gibi temel kaynaklarda Hz. Hatice’nin yüce makamına birçok deliller olmasına rağmen bu konunun asla dillendirilmediğini anne kız Hz. Hatice ve Hz. Fatıma’nın İslam tarihinde mazlum kaldıklarını söyledi.
Vahhabi alimlerinin Şia kitaplarından firar ettiklerini anlatan Dr. İmad, bu kitapları alıp okuma fırsatı yakalayan birçok Vahhabi alimin Şia mektebini kabul ettiğini fakat korku ve baskıdan çekinerek açıklamadıklarını söyledi.
Ehli Sünneti’in Vahhabiler’den ayrılması gerektiğini vurgulayan Dr. İmad, “Ehlisünnet’in Ehlibeyt’e büyük sevgisi vardır, bu sevgiyi dışarıya vurunca da Vahhabiler benim mürted olduğuma hüküm vererek, Arabistan’da buluna ailemi de göz hapsine aldılar” dedi.