Amerika hükümeti bir yandan İran ile gerilimi arttırırken, diğer yandan da kongrenin onayı alınmayan acil bir karar ile Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Ürdün'e yeni silahların satış talimatını verdi.
Amerika hükümeti her gün İran ile gerilimi daha fazla arttırırken özellikle son bir ayda Maksimum Baskı stratejisi çerçevesinde İran'a karşı askeri tehditlerde bulunmaya başlamıştır.
Bu çerçevede Amerika USS. Abraham Lincoln Uçak Gemisi ve de "yüzyılın en korkunç savaş uçakları olarak bilinen" dört adet B-52 bombardıman uçaklarını da Batı Asya bölgesine göndermiştir. Bu girişimlerin ardından, medya organları Amerika ile İran arasında muhtemelen çıkacak savaştan söz etmektedirler.
Amerika Başkanı Donald Trump da bu girişimlere paralel olarak paylaştığı tehditvari Tweet'inde şöyle yazdı:" İran savaşmak niyetinde ise resmen işi bitmiş demektir."
Trump bu Tweet'inden birkaç saat sonra geri adım atarak başka bir Tweet'te şöyle bir yazı paylaştı:" Ben İran ile savaşa girecek biri değilim."
Amerika hükümetinin İran'a maksimum baskı uygulama doğrultusundaki bu yaklaşımı, her şeyden önce İslam Cumhuriyeti aleyhinde psikolojik bir savaş mahiyeti taşımaktadır. Bu psikolojik savaş doğrultusunda Donald Trump yeni bir karar alarak 1500 Amerikan askerinin Batı Asya'ya gönderileceğini bildirdi. Bu kararın birkaç saat öncesinde ise Amerika başkanı Donald Trump, Batı Asya'ya daha fazla asker göndermeye ihtiyaç olmadığını bildirmişti.
Amerika'nın Arap ülkelerine silah satma konusundaki acil ve alelacele kararı, Donald Trump'ın İran İslam Cumhuriyeti aleyhinde psikolojik savaşa paralel olarak askeri davranışlarına devam ederek, İran ile gerilimi arttırıp devamlı Suudiler ve Birleşik Arap Emirlikler gibi zengin Arap ülkelerinin sağmalık inek gibisağmaya devam etmesini istediğini göstermektedir.
Gerçekte tüccar kafalı Trump dış siyasetinde ve ilişkilerinde de ekonomiden yola çıkarak Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelere sağmal inek olarak bakmaktadır.
Bu doğrultuda Amerika Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Donald Trump'ın İran ile gerilimlerin artması ve bu ülkenin Amerika'nın bölgesel ortakları için sözde oluşturduğu tehditler ve tehlikelerden dolayı, Suudi Arabistna, BAE ve Ürdün ile 8 milyar dolarlık 22 silah anlaşmasının tamamlanması talimatını verdiğini bildirdi.
Kongre'nin Kasım 2017'de yayımladığı askeri anlaşmalar ve sözleşmelerin raporuna göre 20 Ocak 2017'den beri iktidarda bulunan Amerika Başkanı Donald Trump Kasım 2017'ye kadarlık kısa bir sürede dünyanın birçok ülkesine 49 milyar dolarlık silah ve askeri teçhizat sattığını bildirdi. Bunlar arasında ise Bahreyn, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri, en fazla silah sözleşmesi imzalayan ülkeler arasında yer aldı.
Buna karşın Amerika Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı'nın raporunda Trump'ın Mayıs 2017'de Suudi Arabistan ziyareti sırasında imzalanan 110 milyar dolarlık silah sözleşmelerinin yer almaması da dikkat çekici bir noktadır.
Trump'ın Suudi Arabistan ve BAE gibi zengin Arap ülkelere yönelik ekonomi yaklaşımı, Amerika Başkanının Yemen krizi gibi bölgesel kaosların sonlanması bağlamında hiçbir girişimde bulunmak istemeyeceği kadar derindir. Hatta tam tersi, bu savaşların ve krizlerin sonlanmasına karşı çıkıyor. Şimdi de Trump Amerika ve İran İslam Cumhuriyeti arasındaki gerilimleri körükleyerek Suudi Arabistan ve BAE gibi zengin ülkelerin petrodolarlarını cebine indirmek istiyor.