Irak’ta ‘ölüm mangaları kurmak’la suçlanınca kaçıp Türkiye’ye sığınan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Haşimi idama mahkûm edildi. Ankara, Haşimi’ye güvence verdi, Bağdat’a rest çekti.
Irak Yargıtay Sözcüsü Hakim Abdüssettar Bayraktar, Ağır Ceza Mahkemesi'nin, Türk Hükümeti’nin koruması altında İstanbul Başakşehir’de yaşayan Tarık el Haşimi için gıyabında idam cezası kararı verdiğini açıkladı.
Irak mahkemesinin, Haşimi'nin koruması Ahmed Kahtan için de idam cezası kararı verdiği bildirildi.
Bilindiği gibi daha önce, eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi hakkındaki suçlamaları araştırmak üzere kurulan komisyon, Haşimi’nin Irak’taki 150 terörist eyleme destek sağladığının kesinleştiğini açıklamıştı.
Tarık Haşimi’nin koruma görevlilerinden ve himayesi altındaki kişilerden oluşan grubun bomba yerleştirilmiş araçlarla saldırı düzenlemek, roket saldırılarında bulunmak ve üst düzey güvenlik görevlilerine ve parlamenterlere suikast yapmak gibi terör eylemlerini gerçekleştirdiğinin anlaşıldığını açıklayan araştırma komisyonu, Tarık Haşimi himayesindeki grubun bazı üst düzey müdürleri, yargıçları ve doktorları da susturuculu silahlarla öldürdüklerinin anlaşıldığını ifade etmişti.
DAVANIN KRONOLOJİSİ
18 Aralık 2011: Son ABD askeri de Irak’tan çekildi. Başbakan Nuri El Malik Ulusal Güvenlik, İçişleri ve Savunma Bakanlıklarını da üstlendi.
19 Aralık 2011: Irak Yüksek Yargı Konseyi,birçok terörist eyleme katıldığı kesinleşen eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi hakkında gıyabında idam kararı verdi.Haşimi hakkında tutuklama kararı çıkardı.
20 Aralık 2011: El Irakiye ittifakının liderlerinden Haşimi, Bağdat’tan kaçıp Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin merkezi Erbil’e sığındı.
16 Mart 2012: Erbil yönetiminin başkanı Mesud Barzani, “Kürt ahlâkı” izin vermediği için Haşimi’yi Bağdat’a teslim etmeyeceklerini açıkladı.
1 Nisan 2012: Kürt yetkililer, Haşimi’nin Irak dışına çıkışına izin verdiler. Haşimi, Katar ve Suudi Arabistan’da “resmi” temaslarda bulunduktan sonra Türkiye’ye geldi.
8 Mayıs 2012: Irak’taki tartışmalı dava başlarken, Bağdat hükümetinin talebi üzerine İnterpol, Haşimi hakkında kırmızı bülten yayınladı. “Siyasi” bulunan dava sürecinde Türkiye, geçici olarak İstanbul’a yerleşen Haşimi’ye oturma izni verdi.
ÇOK KRİTİK ZAMANLAMA
TALABANİ KORUDU: Irak Başbakanı Maliki, devrik lider Saddam Hüseyin’in idam cezasını da imzalamıştı. O imzayı atmayı reddeden Cumhurbaşkanı Talabani, Maliki’nin Haşimi hakkında oluşturduğu dosyayı da “Ben yardımcıma güveniyorum” diye iade etmişti.
DÜŞMANLARA UYARI : Önceki hafta yapılan mahkemeleri sonucu terör ve katliam yaptıkları kesinleşen Irak’ta 26 kişi birden idam edilmiş, ABD yapımı gelişmiş tankların son partisini teslim alan Maliki hükümeti yine Washington’dan gelecek F-16’ların kullanımı konusunda “sınır olmadığını” açıkladı.
PETROL KRİZİ : Kürdistan Bölgesel Yönetimi, petrol ihracatında Bağdat’taki hükümete ait boru hatlarını 15 Eylül’e kadar kullanacaklarını açıkladı. 15 Eylül’den sonra ne olacağı meçhul. Bağdat Kürtlerden, Türkiye’ye ihraç ettikleri petrol için 3 milyar dolar talep etti.
Uluslararası Polis Teşkilatı (Interpol), eski Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi'nin yakalanması için kırmızı bülten yayımlamış, buna rağmen Türkiye makamları Haşimi’ye sahip çıkarak Interpol’un kararını tanımadıklarını açıklamıştı. Bu da Irak’la Türkiye arasında sorunların büyümesine neden olmuştu
Haşimi'den idam açıklaması
Haşimi, "hakkımda verilen bu kararı , kabul etmeyeceğim" dedi.
Bir süredir İstanbul'da yaşayan Haşimi, hakkında idam cezası verildiği saatlerde Ankara'ya gelmişti.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşen Haşimi bugün bir basın toplantısı düzenledi.
Haşimi, gıyabında alınan idam kararının meşru olmadığını ve kabul etmeyeceğini söyledi.
Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi, ülkesinde gıyabında verilen idam kararını tanımadığını, savunması alınmadan karar verildiğini belirtti.
Haşimi, Ankara Swiss Otel'de düzenlediği basın toplantısında, kendisi hakkında verilen kararın aslında beraati olduğunu söyledi.
Gıyabında verilen bu kararı tanımadığını ifade eden Haşimi, savunması alınmadan karar verildiğini ve kararın zalimce olduğunu kaydetti.
Haşimi, "Bana inanan hiç kimse şu anda güvenlik içinde değil, hepsi tehlikede" dedi.
Haşimi, "Benim değil Maliki'nin BM'de yargılanması lazım. Yüz binlerce insanın ölümünden sorumludur" diye konuştu.