İran İslam inkılabının 34. zafer yıldönümü merasimleri çerçevesinde düzenlenen milyonluk yürüyüşün sonunda okunan bildiride Amerika ve zorba güçlerin İran aleyhindeki tek yanlı yaptırımları kınandı.
Bildiride, Amerika'nın başını çektiği batı liberal çevrelerinin İran aleyhinde zalimce sürdürdükleri yaptırımlar kınanırken İran İslam Cumhuriyeti yetkilileri ve ekonomi ve diğer üretim kesimlerinde emeği geçenlerden, milli üretimin arttırılması, İran yatırımının gerçekleşmesi, gençler ve işsizler için iş imkanlarının oluşturulması, düşmanların şeytani senaryolarını bozmaları, İslami İran'ı, dünyanın her yerinde her alanda gurur verici bir seviyeye getirmeleri için çaba göstermeleri istendi.
Bildiride, İran halkının basiret sahibi olduğuna, bölge ve uluslar arası meseleleri çok iyi tahlil ettiğine vurgu yapılırken, İslami uyanış dalgası ve İslami hareketlerin İran İslam inkılabından ilham aldıkları ve bunun açık bir şekilde emperyalizme karşı mücadele de görüldüğüne vurgu yapılırken, diktatör rejimlerden kurtulan ülkelere yönelik zorba devletlerin müdahaleleri kınanırken bu müdahaleler karşısında milletlerin düşmanlarına karşı ve İslami hareketin yolundan çıkmaması için son derece uyanık olmaları gereğine dikkat çekildi.
Bahreyn'de savunmasız halkın vahşice öldürülmesinin kınandığı ve buna rağmen sözde insan hakları savunuculuğu iddiasındaki ülkeler ile uluslar arası kuruluşların bu cinayetler karşısında sessiz kalmalarının kınandığı bildiride, İran'ın mazlum Bahreyn halkının her zaman yanında olacağı kaydedildi.
Bildirinin sonunda, Amerika'nın İran milletini, ABD'nin bir numaralı düşmanı olarak gösterdiğine temas edilirken, tehdit ve baskı ortamında Amerika'nın İran'la direkt müzakere teklifinin de, Amerika'nın bölgede aldığı ağır yenilgileri telafi etmek ve İran İslam inkılabı ve halkını masaya çekmek için bir hile olduğuna vurgu yapıldı.