İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’ın “Uluslararası Din Âlimleri Ve İslami Uyanış Konferansı Konuşması

Rate this item
(0 votes)

Yücelik ve kemal yolunda olmayan bir kimse insanlığı kurtaramaz.”

İslami İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedi Nejad,  “Uluslar arası Din Âlimleri ve İslami Uyanış Konferansı”nın kapanış töreninde bir konuşma yaptı.

 Konuşmasında İslami uyanışın gerçek manada İslam hakikatine dönüş olduğunu vurgulayan Ahmedi Nejad, “İslami uyanış tabirini telaffuz ettiğimizde, onda İslam hakikatine dönüş, İslam hakikatine doğru hareket manasını bulabiliriz. Çünkü İslam Medeniyeti gerçekte İslam‟ın insanlık âleminde yerleşmesi için bu yönde hareket etmek demektir. İslam hakikatine dönmemiz ve İslam Medeniyetini yeniden diriltmemiz gerekiyorsa, uyanış ve İslam medeniyeti kavramlarını daha çok anlayabilmek için İslam‟ı yeniden tanımamız gerekir… İslam hakikati büyük İslam Peygamberi‟nin (s) varlığında kendini göstermektedir. Öyleyse bizler İslam hakikatinin idrakine varmak için O’nun neyin peşinde olduğuna bakmamız gerekir.” dedi.

Bugün Irak, Afganistan, Pakistan ve diğer bölgelerde Müslümanların durumunun iyi olmadığını, dünyanın maddi servetlerinin hatırı sayılır bir bölümünü ellerinde bulundurmalarına rağmen Müslümanların itibar bulamadıklarını ifade eden Ahmedi Nejad “ Müslümanların yaşadığı bölgelerde her gün yabancı güçlerin müdahalesiyle girişilen katliamlara, bombardımanlara, zulüm ve yağmacılığa tanık oluyoruz. Üstelik uluslar arası sahnede de emperyalistlerin hâkimiyeti var.” şeklinde konuştu. Ahmedi Nejad, konuşmasında dünyadaki ekonomik düzensizliğe de dikkat çekerek, yedi milyar olan dünya nüfusunun çoğunluğunun yoksulluk içinde yaşadığını, geriye kalan azınlığın ise zenginlik ve servet içinde yüzdüklerini ve ulusların servetini sistemli olarak yağmaladıklarını ve bu kaynaklara hükmetmek için savaş çıkarıp katliamlara giriştiğini ifade etti.

Mevcut sorunlardan kurtulmak için üç önemli adımı gündeme almak gerektiğine değinen İran Cumhurbaşkanı Ahmadi Nejad konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Bizim öncelikli ve en önemli görevimiz, İslam hakikatini doğru ve tam olarak anlamaktır. Ben İslam‟ın hatta Müslümanlar arasında bile gerektiği şekliyle anlaşılmadığı kanaatindeyim. Çünkü bizler İslam‟ı gerektiği şekilde anlasaydık, Müslümanlar arasında bu kadar görüş ayrılığı olmazdı. Kur‟an okuduğu halde bedenine bomba takıp, camiye giren ve camideki namaz kılıp Kur‟an okuyan insanların çoğunun, patlattığı bombayla ölmesine neden olan bir kişi nasıl Hz. Peygamber‟in (s) takipçisi olduğunu iddia edebilir!? İslam‟ı Peygamber Efendimiz‟in (s) anladığı gibi anlasaydık, hiçbir çekişme ve ihtilaf olmayacaktı. Eğer böyle olsaydı, artık kim Şia kim Sünni gibi sözler anlamsız kalacak emperyalistler bu güne kadar Şia-Sünni bahanesiyle Müslümanlar arasında katliam yapamayacaklardı.”

Mevcut sorunlardan kurtulmak için atılması gereken adımlardan ikincisinin hedeflerde vahdet ve birlik olduğunu belirten Ahmedi Nejad: “ Hedefimiz bir olmalı. Çünkü bugün Müslüman gruplardan her biri bir amaç peşinde. Bu gruplardan bir kısmı diğer grubu kendi mezhebine çekmeye; Şia bir kişiyi Sünni veya Sünni bir kişiyi Şia yapmaya çalışırken, bir kısmı da kendi ülkelerinde ne pahasına olursa olsun iktidara ulaşmayı istiyor. Hâlbuki bizim ortak hedefler tanımlamamız gerekmektedir. Hedef ortak olursa, vahdet, uyum ve yenilmezlik de olacaktır. Ayrı hedefler, nihayetinde ümmet için ayrılığı beraberinde getirecektir.” şeklinde konuştu. “Hedef ne kadar büyük olursa vahdet yaratma kapasitesi de o kadar çok olacak; hedef ne kadar küçük olursa tefrika kapasitesi de o kadar çok olacak” diyen Cumhurbaşkanı Ahmedi Nejad: “Bir Müslümanın hedefi öncelikle kendisini arındırmak, kemale ermek ve Allah‟a ulaşmaktır. Toplumsal boyutta ise Müslümanın amacı, büyük İslam Peygamberi‟nin (s) izinden gitmektir.” dedi.

Hegomonya sisteminin planlarının küresel olduğunu vurgulayan İran Cumhurbaşkanı şöyle konuştu: “ Onlar, özgürlük, demokrasi ve insan hakları gibi güzel sözcüklerle küresel düşünüyorlar. Bizler Müslüman olarak emperyalistlerin komplosuna karşı koymak istiyoruz, ama bu iş etnik ve kavmi dar bakışlarla yenilmeye mahkûmdur. Küçük hedefler bizi hakir gösterecek, düşmanları insanlığa musallat edecektir. Bizler dünyada tevhidin ve adaletin sağlanması peşinde olmalıyız. Çünkü bu yüksek hedeflerdir ki vahdeti yaratacaktır. Dünyanın kurtuluşu ve yönetimi için Hz. Peygamber‟in yolunu izlemeliyiz. Aksi takdirde emperyalizm sürekli olarak saldırı halinde olacak, bizler ise pasif halde kalacağız.” İşlerin Allah’ın rızasını kazanmak için yapılmasının mevcut sorunlardan kurtulmak amacıyla atılması gereken üçüncü adım olarak niteleyen Ahmadinejad, “ Yapılan iş Allah için olmazsa, o işte hiçbir kemal ve ilerleme sağlanamayacaktır; zira yücelik ve kemal yolunda olmayan bir kimse insanlığı kurtaramaz.” dedi.

İslami İran Cumhurbaşkanı Ahmedi Nejad, Suriye’deki duruma da değinerek, “Günümüz emperyalistleri Suriye‟yi yıkıp viran etmek istiyorlar.Oysa ki çatışmalarda taraflardan kim ölürse, bu sadece emperyalistlerin yararına olacaktır.” ifadesini kullandı. Ahmedi Nejad, bugün bölgede ulusların servetlerinin ve petrol gelirlerinin Müslümanların katliamı için harcandığına da değinerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Elbette ben bazı devlet başkanlarını uyardım ve onlara, „sultacı güçler sizi kullandıktan ve emellerine ulaştıktan sonra, Saddam‟a nasıl davranmışlarsa, size de aynı şekilde davranacaklar‟ dedim. Ancak maalesef bugün Müslümanlardan ve dünya halklarından yoksulluğu gidermek için harcanması gereken servetin, katliam için silaha dönüştüğünü görüyoruz. Şuna eminim ki, emperyalizm, yağmacılık, cinayet ve siyonizm dönemi sona erecektir. Onlar çıkmaz bir sokakta hareket ediyorlar ve sorunlarını kendi toplumları dışındaki milletlere yıkma çabasındalar.”

 

Read 1334 times