"BBC muhabiri Christine Amanpour’a verdiği röportajda Barak, “Esed’in devrilmesinin çok olumlu bir olay olduğunu ve bu olayın İran’ın bölgeye olan nüfuzunu azaltacağını” dile getirdi."
Paris’teki Suriye rejimi üzerine daha fazla baskı yapılması konusunda anlaşmaya varılan “Suriye’nin Dostları” konferansıyla eşzamanlı olarak, Siyonist rejim savunma bakanı yaptığı konuşmayla baskıların artmasının asıl hedefi üzerindeki perdeyi kaldırdı.
Tabnak haber merkezinin bildirdiğine göre, İsrailli ya da batılı yetkililer böylece ilk defa Esed’in devrilmesiyle İran’ın bölgeye nüfuzu konusunu direkt olarak ilişkilendirmiş oluyorlar.
BBC muhabiri Christine Amanpour’a verdiği röportajda Barak, “Esed’in devrilmesinin çok olumlu bir olay olduğunu ve bu olayın İran’ın bölgeye olan nüfuzunu azaltacağını” dile getirdi.
Barak sözlerinin devamında: “Esed’in devrilmesi durumunda, İran’ın Lübnan ve Gazze’deki İsrail karşıtı ortakları zarar göreceklerdir. Esed’in devrilmesi İran’a büyük bir darbe vuracak… Bu olay gerçekten çok müsbet bir olaydır” diye konuştu ve “Dünya ülkeleri Esed’in devrilmesi için yeterli oranda çalışmamaktalar” yorumunda bulundu.
Suriye meselesiyle İran arasındaki ilişki bir yetkili tarafından ilk kez bu seviyede itiraf ediliyor. Batılı makamlar bu güne kadar Esed’i devirme isteklerinin sadece demokrasinin uygulanması ve Suriye’de insan haklarına riayet edilmesiyle alakalı olduğunu iddia ettiler.
Barak’ın konuşmasıyla eşzamanlı olarak, “Suriye’nin Dostları” konferansı da Paris’te başlamıştı ve Batılı devletler Suriye devletine daha fazla baskı yapma konusunda anlaşmaya varıyorlardı.
Alman DW haber ajansının bildirdiğine göre bu konferansta, Beşar’ın muhaliflerle yaptığı ateşkes anlaşmasında verdiği taahhütlere uymadığı iddiasında olan üye ülkeler, Suriye yönetimi aleyhinde yeni yaptırımların uygulanması çağrısında bulundu.
Bu bağlamda, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, BM Güvenlik Konseyine BM Sözleşmesinin 7 maddesi gereğince Suriye’ye karşı ciddi yaptırımların uygulanması çağrısında bulundu.
Clinton, “Üye ülkeler şu neticeye vardılar, şöyle ki üyelerden birinin huzuru tehlike altına düşerse, diğerleri askeri müdahale kararı alabilirler” şeklinde konuştu.
Aynı şekilde Fransa Dışişleri Bakanı Allain Juppé, şunları söyledi: “Kofi Annan planının başarısızlığa uğraması durumunda, Batı kendini ‘diğer seçeneklere’ hazır kılmalıdır.”
Siyonist rejim savunma bakanının konuşması sırasında bu meseleye karar verilmesi Batının Esed rejimine yapmaya devam ettiği baskıların gerçek hedefini gözler önüne sermekte.
Buna ek olarak Batı, tek taraflı bakışıyla, her zaman hükümet güçlerini ateşkes ihlalinin suçlusu olarak gördü, ancak muhalif güçler devletin ateşi keseceklerine dair onlardan istedikleri güvenceyi vermeyi reddetmişlerdi.
Esed yönetimi Kofi Annan’ın altı maddelik barış planını kabul ettiğini açıklayarak ülkede uygulamaya başlamıştı. Hemen o anda, bir kısım uluslararası gözlemciler Suriye’ye gönderildi ve önümüzdeki günlerde bu kişilerin sayılarının artacağı belirtiliyor.