Displaying items by tag: nükleer anlaşma

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Salehi “KOEP, bölgedeki güç dengesinin değişmesine neden olacak, bu da İran’ın bölgede güvenliği sağlayan bir kilit ülke olduğunu ortaya koyuyor” dedi.

İran İslam Cumhuriyeti Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Ali Ekber Salehi, Meşhed’de bir üniversitede düzenlenen ‘Nükleer Anlaşması sonrası İslami İran’ın Eğitim ve Kalkınması’ konulu toplantıda “Kapsamlı Ortak Eylem Planı, bölgedeki güç dengesinin değişmesine neden olacak ve bu da İran’ın bölgede güvenliği sağlayan bir kilit ülke olduğu gerçeğini ortaya koyuyor” diye konuştu.

KOEP’nin bir sonucunun ekonomik açılım olduğunu dile getiren Salehi “Bundan sonra ekonomi yeni bir solunum alacak ama bu yetmiyor, çünkü ekonominin başka boyutları da vardır ve herşeyi KOEP’ye bağlamamalıyız” diye vurguladı.

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Salehi “Sayın Zarif’in de defalarca söylediği gibi İranofobi ve Şiifobi meselelerinin ortadan kalkması, Nükleer Müzakerelerin bir sonucudur ve bugün dünya bize bir başka gözle bakıyor. Kapsamlı Ortak Eylem Planı ile resmen nükleer teknoloji sahibi ülkelerden biri olmayı başardık, oysa bu teknolojiye sahip gelişmekte olan ülkelerin sayısız azdır” diye belirtti.

İranlı yetkili “İran, dünyanın %95 askeri gücüne sahip 6 büyük devletin karşısına gelişmekte olan bir ülke gibi çıktı ama dünya kamuoyu bizi gelişmiş bir ülke olarak gördü. Onlar milletimizin ne denli güçlendiğini gördükleri için bu milletin gücünü kabullendiler ve aslında bunu kabul etmek zorunda kaldılar” diye vurguladı.

İran İslami İnkılabı’ndan önce dünyanın maneviyatı unuttuğunu dile getiren Ali Ekber Salehi, İslami İnkılabı’n bir yeni model gibi dünyayı maneviyata sevkettiğine işaret etti. Salehi “Amerikalı ünlü diplomat Kissinger arkadaşlarımızdan birine İran’ın komünizm tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söylemişti, oysa bizim millet din hayranıdır ve biz de bu milletin İmam Humeyni gibi liderleri olduğunu bilmiyorduk. Bu Allah’ın bir mucizesidir” ifadesini kullandı.

İran halkının direnişine değinen Salehi “Milletimizin direnişi olmasaydı kesinlikle Müzakere Heyetimiz başarıya ulaşamazdı. Gelecekten haberimiz olmasa da duyduğumuz analizlere göre bu milletin geleceği parlaktır ve 36 yıllık direnişinin meyvelerini elde edecektir” diye ekledi.

Published in Rapor

Cumhurbaşkanı Ruhani, önceliklerinin Nükleer Anlaşma'dan sonra Azerbaycan Cumhuriyeti dahil bütün komşuların İran’da yatırım yapması olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani bugün Azerbaycan Cumhuriyeti Sanayi ve Ekonomi Bakanı ve İran-Azerbaycan Ekonomik İşbirliği Ortak Komisyon’un Azeri başkanı Şahin Mustafayev ile yaptığı görüşmede geçen iki yılda iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek “İki ülke çeşitli konularda daha ileri düzeyde bir ilişkiye ulaşmak için büyük potansiyele sahipler” dedi.

Nükleer Anlaşma’dan sonra dünyanın birçok şirketinin İran’da yatırım yapmak istediğiini belirten Ruhani “Önceliğimiz Azerbaycan dahil bütün komşularımızın yatırım yapmasıdır” dedi. Kuzey-Güney Koridoru’nun iki ülke arasındaki ilişkilerinde özel bir konuma sahip olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Ruhani “Azerbaycan, İran’ın Kafkasya bölgesiyle iletişiminde bir kapı rolü oynayabilir ve Azerbaycan da İran toprağından geçerek Fars Körfezi ve Umman Denizi’ne ve oradan dünyanın heryerine ulaşabilir, bundan dolayı bu potansiyeli kullanmak için işbirliğimizi geliştirmeliyiz” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Ruhani ayrıca petrol ve doğalgaz sektörülerinin İran ile Azerbaycan ilişkilerini güçlendirebilecek bir başka alan olduğunu ve Hazar Denizi’nde ortak yatırım yapmanın diğer ortaklıkların yolunu açabileceğini savundu. Azerbaycan Cumhuriyeti Sanayi ve Ekonomi Bakanı Şahin Mustafayev de bu görüşmede Nükleer Anlaşma’dan dolayı İran’ı tebrik ederek “Azerbaycan Cumhuriyeti devletiyle milleti İran devletinin bu büyük başarısından dolayı çok memnundur ve eminiz ki bu anlaşma bölgede ve dünyada barış ile istikranın hayrına ve bütün milletlerin yararına olacaktır” diye konuştu.

Mustafayev, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın İranlı mevkidaşı ile görüşmesinden sonra iki ülke işbirliğinin üst düzeye ulaştığına değinerek “Azerbaycan Cumhuriyeti bütün gücüyle İran ile enerji, ticaret, taşımacılık, sanayi, tarım, petrol, petrokimya ve bankacılık gibi sektörlerde ilişkilerini geliştirmek için çaba göstermektedir” diye ekledi.

Published in Rapor
Salı, 28 Temmuz 2015 14:15

Federica Mogherini Tahran’da

 AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, İranlı yetkililerle görüşmek için Tahran’a geldi.

Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini günübirlik ziyaret ve İranlı üst düzey yetkililerle görüşmek için bulunduğu Suudi Arabistan’dan Tahran’a geldi.

Dün Suudi yetkililerle bir araya gelen İtalyan diplomat Tahran’da ziyaretinde de üst düzey İranlı yetkililerle bir araya gelerek İran ve AB arasındaki ilişkiler ve bölgesel gelişmeleri ele alacak.

Federica Mogherini ve İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif’in ise bu akşam Tahran’da ortak basın açıklaması düzenlemesi bekleniyor.

İran ve P5+1 Grubu arasında varılan Nükleer Anlaşma, Mogherini’nin Tahran temaslarının ana maddesini oluşturacak.

Published in Rapor

İran Dışişleri Bakanı Yardımcısı ve Başmüzakereci Abbas Irakçi bugün sabah saatlerinde İranlı gazetecilerle bir araya geldiği toplantıda Nükleer Anlaşma’da yer alan maddelerin değiştirilemez olduğunu söyledi.

, İran İslam Cumhuriyeti Dışişleri Bakan Yardımcısı ve nükleer müzakere heyeti üst düzey üyesi Seyyid Abbas Irakçi bugün sabah saatlerinde Dışişleri Bakanlığı binasında gazetecilerle bir araya geldiği basın toplantısında geçen hafta uzun ve zorlu müzakerelerin ardından varılan Nükleer Anlaşma ile ilgili soruları yanıtladı.

Irakçi ilk başta bir gazeteci tarafından ‘Söylentilere göre Amerika, BMGK kararında belirtilen 10 yıllık süreye 5 yıl daha ilave etmek istiyor, İran’ın bu konudaki tutumu ne?’ sorulan soruya “Böylesi bir şeyin imkanı yok ve iki gün önce çıkan karar ise tamamen aydındır. BM Güvenlik Konseyi kararının ne zaman biteceği ise tam olarak belli ve bu konuda hiç bir şüphe yok” diye yanıt verdi.

Anlaşmanın maddeleri değiştirilemez

Irakçi sözlerinin devamında ise Ortak Kapsamlı Eylem Planı’nın (JCPOA) İslami Şura Meclisi tarafından inceleneceğini belirterek, “Hiç bir kişi veya kurum Meclis’in aldığı kararları veto edemez. Sadece Anayasayı Koruma Konseyi dışında ve bu konsey de Meclis’in aldığı kararları sadece anayasa ve şeriata uygun olup olmadığı açısından değerlendirir, yani İslami Şura Meclisi Nükleer Anlaşma’yı genel olarak kabul veya ret edebilir ve anlaşmaya taraf ülkelerden hiç birisi ise anlaşmanın maddlerini değiştirme girişiminde bulunamaz” dedi.

Biz müzakere masasını 10  kereden fazla terk ettik

İran Dışişleri Bakanı Yardımcısı ve Başmüzakereci Irakçi bir başka muhabirin ‘ABD Dışişleri Bakanı John Kerry müzakereler boyunca 3 kere masayı terk ettikleri yönünde açıklama yaptı, bu doğru mu?’ sorusuna ise “Müzakerelerin ciddi bir şekilde devam ettiği geçen 2 yıl boyunca büyük çıkış ve inişler yaşındı ve eğer onlar müzakere masasını 3 kere terk etmişler ise biz müzakere masasından 10 defanın üzerinde kalkdık” diye yanıt verdi.

Published in Rapor
Salı, 21 Temmuz 2015 12:26

BMGK’den Nükleer Anlaşma’ya onay

BM Güvenlik Konseyi geçen hafta İran ve P5+1 Grubu arasında varılan anlaşmanın karar tasarısını onayladı.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bugünkü oturumunda geçen hafta İran ve P+1 Grubu arasında Viyana’da varılan Nükleer Anlaşma ile ilgili ABD’nin hazırladığı karar tasarısını oy birliği ile onayladı.

Amerika Birleşik Develetleri tarafından hazırlanan bu karar tasarısına göre, İran ve BMGK beş daimi üyesi ve artı Almanya’dan oluşan P5+1 Grubu arasında geçen hafta ve uzun soluklu müzakerelerin ardından üzerinde uzlaşılan Nükleer Anlaşma’ya vurgu yapılıyor ve BM Güvenlik Konseyi’nin bugüne kadar ve nükleer programı nedeni ile İran’a karşı aldığı tüm kararlar geçersiz kalarak iptal olacak.

Söz konusu karar tasarısı BMGK 5 daimi ve 10 geçici üyesinin tümünün oy birliği ile ve 15 oyla kabul edildi.

Published in Rapor

Almanya Başbkan Yardımcısı ve aynı zamnda Ekonomi ve Enerji Bakanı da olan Sigmar Gabriel ve beraberindeki üst düzey heyet Tahran’ı ziyaret ediyor.

Pazar günü öğleden sonra İran’a gelen Almanya Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi ve Enerji Bakanı ve aynı zamanda hükümet ortağı Almanya Sosyal Demokrat Parti lideri Sigmar Gabriel ve beraberindeki 60 kişilik üst düzey heyetin üç günlük İran ziyareti sırasında başta enerji sektörü olmak üzere Nükleer Anlaşma sonrası iki ülke arasındaki ilişkiler ele alınacak.

Sigmar Gabriel liderliğindeki Alman heyetin bu ziyareti geçen hafta İran ve P5+1 Grubu arasında varılan Nükleer Anlaşma’nın ardından Tahran’a gelen ilk üst düzey ziyaret olma özelliğini taşıyor. Almanya’nın 60 kişilik heyeti ve Ekonomi Bakanı Gabriel’in Tahran’da bulunduğu üç günlük süre zarfında İran İslam Cumhuriyeti Enerji Bakanı Hamid Çitçiyan, Ekonomi Bakanı Ali Tayyibniya ve Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile görüşmesi bekleniyor.

Bu görüşmelerin ana maddesini İran ve Almanya arasında ve geçen yıllarda İran’a karşı uygulanan yaptırımlar nedeni ile gerileyen ticaret hacmini yeniden yükseltmek, Alman yatırımcıların İran pazarına ve özellikle de enerji sektörüne yönelik yatırımları ve petrokimya alnındaki yeni teknolojilerin İran’a aktarılması konuları oluşturuyor.

Ruhani:“Batılı tarafın da bağlı kalması şartıyla biz de verdiğmiz taahhütlere bağlıyız”
İran  İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Tahran'da Almanya Başbakan Yardımcısı ve aynı zamanda Enerji ve Ekonomi Bakanı olan Sigmar Gabriel ve beraberindeki  üst düzey heyeti kabulünde,  iktisadi ve kültürel  işbirliklerin,  karşılıklı  güven ve taahhütlerin  dakik olarak yürürlüğe girmesine zemin hazırladığını söyledi.

Hasan Ruhani, Almanya Sosyal Demokrat Partisi Lideri ve hükümet ortağı Sigmar Gabriel’i dün akşam Tahran’da kabul ettiği görüşmede, sorunların genelinin çözümünün temelinde karşılıklı güven ortamının  olduğunu  belirterek, bunun için ise taahhütlerin  dakik olarak yerine getirilmesi gerektiğini ve İran ile 5+1 Grubu arasında nükleer konuda varılan anlaşmanın İran ve Almanya arasında  iktisadi ve ticari  ilişkilerin kapsamlı bir şekilde gelişmesine vesile olacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Ruhani, Alman bakanla yaptığı görüşmenin bir diğer kısmında ise “Batılı tarafın da bağlı kalması şartıyla İran da verdiği taahhütlere bağlı kalacak ve verdiği sözleri yerine getirecektir” dedi. Ruhani, İran'ın bölgedeki stratejik konumuna temasla, İran'ın batıyı  doğuya bağlayan bir konumda olduğunu,  aynı şekilde  Orta Asya ülkelerinin serbest sularla bağlantı  yolu olduğu ve  diğer taraftan batıyı doğuya bağlayan koridor konumunda bulunduğunu belirterek; İran ve Almanya arasında yakın ilişkilerin bölgenin geneli ve Avrupa ilişkilerini daha da yakınlaştıracağını söyledi.

Söz konusu görüşmede Almanya Ekonomi ve Eenerji Bakanı Sigmar Gabriel de,  Almanya hükümeti ve işadamlarının bütün imkanlarını kullanarak iki ülke ilişkilerinin gelişmesinde  güçlü adımlar atacaklarını söyledi. Sigmar Gabriel ayrıca iki ülke arasında ilişkilerin  gelişmesinin  zor olmadığını  zira bunun için iki ülke arasında  ciddi potansiyelin olduğunu  hatırlatarak,  İran ve Almanya  halklarının  çok güçlü yeteneklere sahip olduklarını ve aynı zamanda  gelişmiş teknolojiye ilgileri olan halklar olduğunu belirtti.

Published in Rapor

Cumhaurbaşkanı Ruhani, İran ve 5+1 Grubu arasında nihai nükleer anlaşmanın imzalanması halinde ona bağlı kalacaklarını ve karşı tarafın anlaşmayı ihlal ettiği taktirde bir an bile tereddüt etmeden İran’ın da farklı yol izleyeceğini bildirdi.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani İranlı basın mensupları ile bir araya geldiği iftar ziyafetinde, “Nükleer Müzakereler bir kaç günlüğüne uzatılabilir ve bu kısa süre zarfında bir anlaşmaya varabiliriz, anlaşmazlıkların büyük bir bölümü üzerinde anlaşma sağlandı ama küçük bir kısımı ise hala hal edilmiş değil ve bu küçük mevzular büyük önem taşımaktalar” diye konuştu.

Hasan Ruhani sözlerinin bir diğer kısmında ise “Müzakerelerin vardığı konum nedeni ile, karşı taraf gereğinden daha fazla puan istemez ise eğer ve müzakerelerin seyri de Lozan ve Cenevre bildirgeleri çerçevesinde yürütüldüğü zaman bir anlaşmaya varmak mümkün olacaktır” dedi ve bir anlaşmaya varıldığı taktirde ona bağlı kalmak zorunda olduklarını ama anlaşmanın uygulanmasının ise karşı tarafın da anlaşmaya bağlı kalması şartıyla mümkün olunacağını ekledi.

İran Cumhurbaşkanı ayrıca “Karşı taraf anlaşmaya bağlı kalırsa biz de anlaşmaya bağlı kalacağızdır ve bu anlaşmada belirtilen tüm maddeleri yerine getirmeye ve uygulamaya hazırız ama karşı taraf anlaşmayı ihlal ederse o zaman biz de gittiğimiz bu yoldan geri döner ve hatta onların düşünemedikleri kadar daha sert tepki gösteririz” diye ekledi. 

Published in Rapor
Cuma, 03 Nisan 2015 05:30

Obama: İyi bir anlaşmaya ulaştık

ABD Cumhurbaşkanı, Lozan'da gerçekleşen nükleer anlaşma ile ilgili ilk açıklamasında, İran'a en sert yaptırımların uygulandığı ama bu yaptırımların bile İran'ın nükleer çalışamalrını durduramadığını itiraf etti.
MHA'nın haberine göre, ABD Cumhurbaşkanı Barack Obama, Lozan'da gerçekeşen nükleer anlaşma ile ilgili ilk açıklamasında, tarafların iyi bir ortak anlaşmaya ulaştıklarını belirtti.

Obana yaptığı açıklamada, "Bu çerçeveler, İran'ın askeri çalışmalara yönelmesini engelleyebilecektir. Gelecek 3 ay içerisinde, detaylar daha açık bir şekilde belirlenecektir. Ulaşılan anlaşmaya göre, İran artık askeri amaçlar için Polotoyom üretimi yapamayacaktır" dedi.

Açıklamasının bir diğer bölümünde ise Obama, "İran bu anlaşmaya göre artık yeni bir Ağır Su Reaktörü üretmeyecektir.  Bu anlaşma, İran'nın daha fazla zenginleştirme yapmasını engelleyecek ve İran'ın zenginleştirme kapasitesini, üçte iki oranında düşürecekir" dedi.

Ruhani'den nükleer anlaşma ile ilgili ilk tepki
İran Cumhurbaşkanı, kişisel Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Lozan'da gerçekleşen nükleer anlaşma ile ilk görüşlerini açıkladı.
MHA'nın haberine göre, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, kişisel Twitter hesabında yaptığı açıklamada, Lozan'da gerçekleşen nükleer anlaşma ile ilgili, "Nükleer program konusunda önemli kriterler ile ilgili çözüm yollarına ulaşıldı. Anlşma metninin yazımına, 30 Haziran tarihine kadar bitmesi için hemen başlanacaktır"de


Mogherini:BMGK'nin İran aleyhindeki kararnameleri son bulacak
AB Dış Politikalar Temsilcisi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde onaylanacak yeni bir kararname ile, İran aleyhindeki tüm eski kararnamelerin iptal olacağını vurguladı.
MHA'nın haberine göre, Ecole Polytechnique Federale de Lausanne Üniversitesi'nde konuşan AB Dış Politikalar Temsilcisi Federica Mogherini, tarafların 26 Mart-2 Nisan tarihlerin sürekli olarak görüşmeler düzenlediklerini hatırlatarak, bu süreç içerisinde İran'ın sadece barışçıl amaçlar için nükleer enerjiden yararlanacağından emin olmak ve yaptırımların kaldırılması için bir çözüme ulaşıldığını açıkladı.

Mogherini yaptığı açıklamada, "Bugün, kararlı bir adım attık ve çözümler bulduk. Çalışmalarımız, zor uğraşlardan sonra orta bir çözüm yoluna ulaşmamıza sağladı. Tüm katılımcılara, çabalarından dolayı teşekkür ediyorum. Bu çözüm yolu, gelecek adımdaki uygulama programımızı velirleyecektir ve şimdi, bu günler içerisinde ulaştığımız çözüm yolları çerçevesinde ortak çalışma programına ulaşmamızı sağlayacak bu metnin yazımına başlayabiliriz. Bu çözüm yollarına göre, Uranyum zenginleştirme oranı kısıtlı olacak, zenginleştirme cihazları Natanz'de bulunmayacak ve İran da iki tarafın anlaştığı çerçeveler doğrultusunda çalışmalarını yürütecetir"dedi.

Açıklamasının bir diğer bölümünde ise Mogherini, "Uluslararası teşvik ve araştırma çerçevesinde, Erak Ağı Su tesislerinde, askeri çalışmalar düzeyinde olmayan uluslararası işbirlikleri gerçekleşecektir. İran'ın çalışmalarını denetlemek ve İran'ın imzaladığı NPT anlaşması çerçevesinde, bir denetim düzeni tasarlanacaktır. İran, uluslararası bir barışçıl nükleer enerji kullanımı ve nükleer güvenlik adımında faaliyet gösterecektir. Tüm nükleer yaptırımlar, bu anlaşma çerçevesinde yer alacaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından onaylanacak bir kararname, geçmişteki tüm kararnameleri iptal edecektir. Ortak Çalışma alanında, hem siyasi ve hem uzmanlık düzeyinde, İran ile işbirliği yapmak konusunda sorumluyuz" dedi.

Published in Rapor

İran İslami Meclisi Başkanı, iyi bir nükleer anlaşmaya varılması durumunda, meclisin de bu anlaşmayı destekleyeceğini belirtti.


MHA’nın haberine göre, düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan İran İslami Meclisi Başkanı Ali Laricani,  “Müzakerelerin ilerleme yolunda meclisin genel görüşü, İran İnkılap Rehberi tarafından belirlenen çerçevelerde düzenlenen müzakerelere destek vermektir. İran, Amerika’nın yaşadığı sorunlar gibi sorunlar yaşamaz. Sorunları, görüş paylaşımı ve Liderimizin yol göstermeleri ile çözeriz. Genel bir anlaşmaya ulaşılmaması durumunda da dünya sona ermeyecektir. İran şimdiye kadar yoluna ilerlemiştir ve anlaşmaya varılmaması durumunda da bu ilerlemeye devam edecektir” dedi.

Laricani sözlerinin devamında 47 ABD Kongresi senatörünün İran’a yazdıkları mektup ile ilgili “Amerika senatosu tarafından gerçekleşen bu olay, tamamen acemice bir davranıştır. Bu mektup, hatta Amerikalı politikacılar ve uzmanlar tarafından da tepki topladı. Böylesi çalışmalar, Amerika’nın gücüne büyük darbeler vuruyor” dedi.

İran ve Arap ülkeler arasındaki ilişkilerin son zamanlarda gerildiği hakkında sorulan bir soruya ise Laricani, “Kesinlikle İran tarafından komşu ve  İslam ülkeleri ile ilişkilerinin gelişimi konusunda hiçbir engel yoktur. İran İslam Cumhuriyeti, her zaman tüm ülkeler ve özellikle İslam ülkeleri ile işbirliği içerisindedir ve hiçbir zaman başka bir ülkeye musallat olmak peşinde değildir. Irak, Saddam döneminde İran’a saldırdı ve birçok Arap ülke de Irak’a destek sağladı. Ama tüm bunlara rağmen, İran hala kardeşlik düşüncelerini korudu. İran, şimdiye kadar defalarca hiçbir ülkeye musallat olmak peşinde olmadığını ve genel olarak her türlü saltanat kurulması ile karşı olduğunu kanıtlamıştır” dedi.

Laricani açıklamasının devamında ise “Eğer Irak’a yardım ediyorsak, komşu ve dost ülkemizin terör ile mücadele içerisinde olmasından dolayıdır. Irak halkı, teröristlerin ele geçirdikleri bölgeleri geri kazanmak konusunda en önemli role sahiplerdir ve İran bu konuda sadece yardım sunuyor. İran tarafından Lübnan veya Filistin’e bir yardım ediliyor ise, ülkede yaşayan insanların Siyonistler ile savaştıklarından dolayıdır. Bu olaylar, başka nedenler ile büyütülmeye çalışılıyor. Komşu ülekeler her türlü şüphe yaşıyorlar ise, İran olarak görüşmelerde bulunmaya hazırız. İran İslam Cumhuriyeti, her türlü saltanat kurulmasına karşıdır ve bölge, İslami ve dünya ülkelerine kardeşçe ve dostça yaklaşmaktadır” dedi.

 

Published in Rapor

İran Cumhurbaşkanı, sadece tüm zalimce ve yasadışı yaptırımların kaldırılır ise nükleer anlaşmaya varılabileceğini vurguladı.


MHA'nın haberine göre, Kum'a giden İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Hz. Masume (s.a.) Türbesi'nde yaptığı konuşmada, İran ve P5+1 grubu arasında devam eden nükleer müzakerelere dikakt çekerek, "Devletimiz, işe başladığı günden itibaren özellikle komşu ülkeler başta olmak üzere, tüm dünya üllkeleri ile yapıcı ilişkiler kurmaya çalışmıştır. Bizler, nükleer müzakereler gibi tüm sorunları, var gücümüz ve aleyhimize yapılan tüm çalışmalara dikkat etmeksizin çözmeye çalışacağız.  Nükleer müzakereler sürecinde son bir yıl içerisinde önemli bir adım attık ve geçici bir anlaşmaya ulaştık. Bu geçici anlaşma sayesinde uygulanan yaptırımların bir bölümü kaldırılmasını sağladık, çünkü yaptırımlar halkımıza yapılan büyük bir zulüm ve gelişim, İran halkının kesi hakkıdır" dedi.

Ruhani açıklaasının devamında ise Allah'ın yardımı ve mantık ile müzakerelere devam edeceklerini belirterek, "İran halkı hiçbir zaman bilimsel gelişim yolundan vaz geçmeyecektir ve gelişim yolundaki ilerleyişine devam edecektir. Müzakerelerdeki karşı taraf, sadece tüm yaptırımların kaldırılması durumunda anlaşmaya varılabileceğini bilmelidir. Devletimiz, ilk günden itibaren Birleşmiş Milletler'e yaptırımların insan haklarına karşı olduğunu belirtmiştir. Geçtiğimiz gün Cenevre'de düzenlenen İnsan Hakları Komisyonu'nda da bu cümlemize vurgu yapıldı ve yaptırımların insan haklarına karşı olduğu belirtildi. Bu neden ile bizim dünyada yalnızlaştığımız tamamen yanlış bir iddiadır" dedi.

Published in Rapor
Sayfa 1 / 2