Irak'ta, İran'ın terörizm ile ciddi bir şekilde mücadelesinden dolayı teşekkür ve takdir kongresi düzenlendi.
Terörizm, Batı Asya bölgesi için aşina bir olaydır. Ancak IŞİD, bölgede eşi benzeri görülmeyen, bilinmedik bir olaydı. IŞİD cani teröristlerin, özellikle de Irak coğrafyasındaki cinayetleri, çağdaş insanın bu olayların örneğini hiçbir yerde görmediği kadar feci olduğunu söylemek mümkün.
Bir insanın kafese kilitlenmesi ve canlı canlı yakılması, toplu şekilde boğazlamalar, başsız cesetlerin çöpe atılması ve insanların feci yöntemler ile öldürülmesi, IŞİD terör örgütünün en korkunç cinayetlerinden örneklerdi.
Bu cinayetlerin sonucunda milyonlarca insan özellikle de Irak vatandaşları evlerini bırakmak ve bu feci cinayetler ve dehşet verici ölümler yüzünden dağların eteklerine sığınmasına neden oldu. Tabii bu kaçışta da açlık ve susuzluk gibi sorunlar ile karşılaşıp birçok insan hayatını kaybetti.
Ancak önemli nokta, dünya ve bilhassa da iddialarda bulunan Batının bu cinayetlere karşı seyirci kalıp sadece Güvenlik Konseyi kararları ve kararnameleri ile en korkunç terör örgütünü yok etmeyi başarabileceğini zannetmesi idi.
Amerika elebaşılığındaki sözde uluslararası IŞİD ile mücadele koalisyonunun oluşturulmasına rağmen ancak IŞİD ile mücadelede ciddi adımlar atılamadı. Bunun sebebi de Amerika'nın IŞİD'in varlığından doğan çıkarları idi.
IŞİD kararlar ve göstermelik koalisyonlar ile yok olmadı. Tam tersi bu süreç devam ederken coğrafi varlığını daha da pekiştirip genişletti. Hatta başka ülkelerde de büyüdü ve benzer cinayetlere imza atıp Avrupa'ya bile adım attı.
Bu sırada ise İran İslam Cumhuriyeti ve Batı Asya bölgesindeki ortakları özellikle de Direniş grupları, IŞİD terör örgütü ile gerçekten pratikte ciddi bir şekilde mücadele edenlerin bayraktarı oldu. Bu mücadelede ise İran İslam Cumhuriyeti Devrim Muhafızları Ordusu en ön safta yer alıp Irak ve Suriye hükümetlerinin daveti ile bu ülkelerde faaliyete başlayıp Amerika ve ortaklarına IŞİD ile nasıl mücadele edilmesi gerektiğini göstermiş oldu.
İran İslam Cumhuriyeti özellikle de İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu IŞİD'i yok etmek için Irak ve Suriye orduları ve halk komitelerinin yanında yer alarak bu terör örgütü ile mücadelede söylemde ve eylemde başarılı bir performans ortaya koydu. Bu yolda ise binlerce İranlı askeri güç, özellikle de Devrim Muhafızları Ordusuna mensup olanlar şehit olurken yüzlerce İranlı aile de babasız veya evlatsız kaldı.
Buna rağmen Amerika hükümeti 8 Nisan günü kinci ve düşmanca bir tavır sergileyerek Devrim Muhafızları Ordusunu sözde terör örgütü listesine aldığını bildirdi. Bu girişimde kincilik açık bir şekilde görülmektedir. Çünkü Amerika'nın İran ile düşmanlığının doruğudur.
Bu girişim aslında Amerika'nın İran'a karşı nankörlüğünü gösteriyor. Çünkü İran'ın IŞİD'e karşı ciddi ve pratik mücadelesi olmasaydı bugün Amerika ve Avrupalı ortakları IŞİD tehdidi ile ülkelerinin içinde mücadele etmek zorunda kalırdı.
Amerika hükümetinin bu girişimine karşı ise Iraklılar, IŞİD'in yenilgiye uğratılmasındaki rolünden dolayı "İran'a teşekkür etme" kongresi düzenlediler. Kongrede Haşdi Şabi'nin tanınmış Şehit Ebutaha El Nasıri'nin kızı, "İranlı, Iraklı ve Lübnanlı şehitlerin pak kanları sayesinde IŞİD yenilgiye uğratıldı" dedi.
Irak Başbakanı Danışmanı Falih El Feyyaz ise İran milleti ve hükümetine teşekkürlerini ileterek İran İslam Cumhuriyetinin terörizm ile mücadelede ön ayak olduğunu söyledi.
Bu kongrenin düzenlenmesi ise, kamuoyunu yasa dışı, tek taraflı ve zorba girişimler ile aldatılmayacağını gösterdi.