Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, ABD’nin hiçbir yeni yaptırım tehdidinin Moskova ve Tahran’ın nükleer alanı da kapsayan, karşılıklı yarara dayalı işbirliğini durdurmayacağını belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın İran’ın Buşehr Nükleer Santrali’nin mevcut reaktör ünitesinin dışında genişletilmesi ve doğal uranyum karşılığında zenginleştirilmiş uranyumun İran dışına çıkarılmasına yönelik faaliyetlerin yaptırıma maruz kalabileceği yönündeki açıklamasını, Ryabkov, Sputnik’e değerlendirdi.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı "Yeni yaptırımlar ile ilgili hiçbir tehdit, İran ile yasal ve karşılıklı yarara dayalı işbirliğimizi durdurmayacak. Biz uzun süredir ABD’nin Rusya’ya yaptırım uygulamaları koşullarında yaşıyoruz, bunun 2012’den bu yana böyle devam ettiğini hatırlatırım. Bu süre içinde ABD tarafından uygulanan bu yasadışı yönteme karşı ciddi bir adaptasyonun sağlandığı ortada" diye konuştu.
‘İranlı ortakların bu alanda daha da zengin deneyime sahip olduklarına’ dikkat çeken Ryabkov, ekledi:
“Dolayısıyla bu türdeki tehditleri sakin bir biçimde algılıyoruz, şantaja boyun eğmiyoruz ve Amerikalı meslektaşlar, kendi ulusal yasalarını ülke dışında da uygulama hakları olduğu düşüncesiyle hangi tedbirleri alırsa alsın, ülkelerimizin uluslararası hukuka ve ulusal mevzuatlarına tamamen uygun olarak, nükleer alan da dâhil olmak suretiyle İran İslam Cumhuriyeti ile işbirliğimizi sistematik olarak genişletip geliştireceğiz.”
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, 2015 yılında yapılan İran'la nükleer anlaşma kapsamında, İran'la sivil nükleer çalışmalar yapmasına izin verilen dört ülkeye tanınan, daha önceki dönemlerde 180 gün olan yaptırım muafiyetinin 90 günlüğüne uzatıldığı belirtilmişti.
Ancak aynı açıklamada, 4 Mayıs'tan itibaren İran’ın Buşehr Nükleer Santrali’nin mevcut reaktör ünitesi dışında genişletilmesine yönelik yardım ve destek faaliyetlerinin yaptırıma maruz kalabileceği, ayrıca doğal uranyum karşılığında zenginleştirilmiş uranyumun İran dışına çıkarılmasına yönelik faaliyetlerin de bundan sonra ABD yaptırımlarının kapsamına girebileceği kaydedilmişti.