28 Mayıs akşamı, Habertürk’teyiz.
Üç partinin milletvekilleri, “Suriye” meselesini tartışıyor.
CHP ve MHP temsilcileri, “Suriye’de dökülen kan Müslüman kanı... Orada Müslüman Müslüman’ı öldürüyor.” dedikçe...
AKP milletvekili, “Esed tarafını Yezid’le”özdeşleştirerek, Müslümanlıkla pek de alakasının olmadığını imâ ediyor.
Tabi o vakit, bu “Yezid benzeri diktatörle, 2 sene evveline kadar, AKP liderinin ailece dostluğu, kankalığı ne iş idi?” suali kafalarda asılı kalıyor.
Neyse, bugüne bakalım:
Siyasîlerin tartıştığı bir programda, bunlardan birisinin Esad ve yanlılarına “Müslüman değil” suçlamasını “siyasî bir söylem”, “işine öyle geldiği için öyle söylüyor” deyip geçebilirdik. Bu söylemin geçici, siyasî durum gereği söylenmiş bir söz olduğunu düşünebilirdik.
Aynı akşam, tam da buna paralel bir söylemle karşılaşmasaydık!
x x x
GERÇEK VE SAHTE MÜSLÜMANLAR
Aynı akşam, 28 Mayıs’ın geç saatlerinde, Samanyolu’ndaki “Osmanlı’da Derin Devlet” adlı diziyi seyrediyoruz.
Acem (İran) casusları sarayın kalbine kadar, Valide Sultan’ın yanıbaşına kadar sızmış. Valide Sultan’ın en güvendiği hizmetlisi Firdevs, Padişah 3’ncü Ahmet’i zehirlemeye cüret edecek kadar Osmanlı düşmanı bir Acem ajanı...
Valide Sultan, Firdevs’in ihanetini ortaya çıkarıyor.
Yanına çağırıp, neden böyle bir ihanete alet olduğunu soruyor.
Firdevs’in cevabı, hem iç, hem de dış politikadaki pek çok soru işaretini çözecek cinsten... Firdevs, “Biz Acemler (İran halkı), zorla Müslüman edilmiş bir milletiz. Aslında Müslüman değiliz. Müslüman gibi gözüküp İslam'ı yok etmeye çalışıyoruz!!”
Yani burada verilmek istenen mesaj; Şiiliğin İslâm’la alakasının olmadığı, İran’ın kendisini İslâm olarak kabul etmediği, hatta İslâm düşmanı olduğu algısı yerleştirilmek isteniyor!
Peki, gerçek böyle mi?
Hiçbir tarih kitabı böyle bişey yazıyor mu?
Tarihte böyle bişey öğretildi mi?
Hiçbir tariçi makalesinde “İran’ın Müslüman olmadığını”, Şiilerin “sahte Müslüman” olduklarını,“Müslüman gözüküp İslâm’ı bitirmeye çalıştıklarını” yazdı mı?
Hayır!
Peki, iktidar milletvekili ve iktidar yanlısı kanalın bu iddiaları nereden çıkıyor?
x x x
Demek ki dünyanın siyasî ve sosyal durumu, yani konjoktür bunu gerektiriyor.
İran, Irak, Suriye gibi Şii çoğunluk veya Şii yönetiminde olan devletler “sahte Müslüman”! Bu “sahte Müslüman”ların özelliği ne?
Amerika, İsrail ve Batı karşıtı olmaları...
Peki, gerçek Müslüman devlet nasıl oluyor?
Şöyle:
Amerika, İsrail ve Batı ile dost ve müttefik, mümkün olduğu kadar Batı’ının etkisi ve güdümünde olan ülkeler...
Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün, Katar ve Türkiye gibi...