Siyonistler Musa'nın Değil Firavun ‘un Takipçileridir

Rate this item
(0 votes)
Siyonistler Musa'nın Değil Firavun ‘un Takipçileridir

 Firavun ve tarihin firavunları sonunda boğuldular ve hepsi helak oldular ve görünen o ki, tüm Siyonistlerin Müslüman milletlerin eliyle yok edileceği ve yeryüzünün onların varlığından temizleneceği gün çok uzak değil. Bu hikâye yarım kalmamalı ve kalmayacaktır.


Keyhan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Şeriatmedari, kaleme aldığı makalesinde şunları yazdı:
1- Siyonistlerin özelliklerine ve davranışlarına kısaca bakıldığında, onların iddia ettiklerinin aksine Hz. Musa'nın takipçisi olmadıkları gibi aynı zamanda o peygamberin öğretilerinin tam tersi oldukları, onların eylem ve davranışlarının, Musa Peygamber zamanında Mısır'ın zorba ve kan döken kralı Firavun ‘un eylem ve davranışlarıyla tamamen örtüştüğü açıkça görülmektedir. Bu nedenle Siyonistlerle Yahudiler arasında bir fark olduğu bilinmelidir.
Mesela Kuran'ın yanı sıra Tevrat'ta da Firavun ‘un çocuk katili olduğu belirtiliyor. Kur’an’ın birçok suresinde Firavun ‘un bu korkunç cinayetinden bahsedilmektedir.
Örneğin A’raf Suresi’nin 141. Ayetinde şöyle buyurulmaktadır: “Hani Firavun ‘un adamlarından sizi kurtarmıştık. Onlar sizlere işkencenin en kötüsünü yapıyorlardı; oğullarınızı öldürüyorlar, kızlarınızı sağ bırakıyorlardı. İşte bunda rabbinizden büyük bir imtihan vardır.”
Tevrat'ta da Firavun ‘un çocukları öldürmesi aynı bu şekilde açıkça vurgulanmaktadır.
2- Çocukları öldürmek her zaman Siyonistlerin (Yahudilerin değil) suç teşkil eden davranışlarından biri olmuştur.
Mevcut belgelere göre Siyonistler, sahte İsrail devletinin kuruluşundan bu yana bu korkunç suç ve cinayeti, Kana, Sabra ve Şatilla'da ve geçtiğimiz günlerde mazlum Gazze halkına yönelik gerçekleştirdiği alçakça saldırılarda defalarca işlemiştir.
Şunu da belirtmek gerekir ki, bahsedeceğimiz nedenden dolayı Firavun sadece erkek çocuklarını öldürmüş, kız çocukları ve kadınlarla işi olmamıştır. Ancak Siyonistler kız ve erkek bütün çocukları ve tüm kadınları katletmiş, yani cinayet ve kan dökme konusunda kana susamış cani Firavun’un üstüne çıkmıştır.
3- Kâhinler, Firavun zamanında, onun zulmünü ortadan kaldıracak, köleleştirdiği mazlum halkı onun kanlı pençesinden kurtaracak bir erkek çoğunun (Hz. Musa a.s) dünyaya geleceğini haber vermişlerdi. Siyonistler de benzer bir hedefle ve Firavun ‘la aynı doğrultuda çocukları katletmektedir. Bu birçok örnekten sadece birkaçından bahsedecek olursak son Aksa Tufanında yaşanan çocuk ve kadın katliamına değinebiliriz.
Siyonist rejimin Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir’in şu açıklamasına dikkat edin. Batılı gazetecilerden biri, el Mamadani hastanesinin bombalanmasında çok sayıda çocuğun öldürüldüğünü söyleyerek ona itiraz ettiğinde, ona şöyle diyor: “Bu çocuklar daha sonra terörist güçlere (!) Hamas için canlarını feda edecek savaşçılara dönüşecekler!” Bu tam da Firavun'un Mısırlı çocukları katletmesinde izlediği hedefin aynısıdır!
4- Slogan ya da abartı olmaksızın sadece eldeki delil ve belgelere dayanarak, çocuk katili ve cani Siyonist rejimin o kirli ömrünün sona geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Aksa Tufanı Operasyonu, Siyonist rejimi yere seren ağır ve yıkıcı bir darbedir ve İnkılap Rehberi İmam Hamanei’nin de ifade ettiği gibi, "Gaspçı Siyonist rejim hem askeri hem de istihbarat açısından telafi edilemez bir yenilgi almıştır.”
Şunu da söylemek gerekir ki, bundan birkaç yıl önce Siyonist rejimin o dönemki başbakanı Naftali Benet, işgal altındaki Filistin'de yaşayan Siyonistlere hitaben yazdığı 53 sayfalık mektubunda İsrail hükümetinin(!) 7 yıl içinde düşeceğini açıkça belirtmişti.
5- Siyonist rejimin kesin olarak yıkılacağına işaret eden birçok delil arasında, ABD ve Avrupa hükümetlerinin liderlerinin endişe ve kafa karışıklığına da değinebiliriz. Son birkaç günde onlardan birçoğu hemen işgal altındaki Filistin'e gidip, gaspçı İsrail'e mali, siyasi ve silah desteklerini vurguladılar! Bu durum, Vahşi Batı'nın 40 yıl önceki durumu ile bugün karşı karşıya olduğu koşullar karşılaştırıldığında, Amerika ve Batılı hükümetlerin iniş ve gerileme eğrisi üzerinde hızlı hareket ettiğini açıkça göstermektedir. Burada sadece bir örnekten bahsedeceğiz. Okuyun ve karşılaştırın!
6- 1962 yılı ekim ayında (61 yıl önce), Eski Sovyetler Birliği orta menzilli balistik füzelerini Küba'ya konuşlandırdı. Bu eylemi Amerika’nın topraklarına yönelik bir tehdit olarak gören dönemin ABD hükümeti, Sovyetler Birliği'ne füzeleri toplaması gerektiği konusunda ültimatom verdi ve o zamanın süper gücü olan eski Sovyetler Birliği, ABD’nin tehdidine teslim oldu ve...
Şimdi Amerika'nın o günkü durumuyla bugünkü durumunu karşılaştırın. ABD, o günün ikinci süper gücünü bir ültimatomla geri çekilmeye zorladı ama bugün Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya vs... hepsi direniş güçlerinden sadece biri olan Hamas'a karşı savaşmak ve onları tehdit etmek için tüm güçleriyle sıraya girmiş durumda ve hiçbir şey yapmıyorlar. Bu arada ABD Başkanı Joe Biden'ın açıklamaları diğerlerinden daha komik!
Şu noktayı da belirtmek gerekir ki Firavun ve firavunun takipçileri sonunda boğuldular ve hepsi helak oldular ve görünen o ki, tüm Siyonistlerin Müslüman milletlerin eliyle yok edileceği ve yeryüzünün onların varlığından temizleneceği gün çok uzak değildir. Bu hikâye yarım kalmamalı ve kalmayacaktır.

Hüseyin Şeriatmedari

Read 249 times