İmam Hamanei: İslam Dünyası Gazze Meselesi Konusunda Sorumludur

Rate this item
(0 votes)
İmam Hamanei: İslam Dünyası Gazze Meselesi Konusunda Sorumludur

 İslam İnkılabı Rehberi İmam Hamanei bu sabah İran İslam İnkılabının Zaferinin 45. yıldönümü (Fecr Günleri) ve Ordu Hava Kuvvetleri günü münasebetiyle Tahran'daki İmam Humeyni (ra) Hüseyniyesi'nde İran Ordusu Hava Kuvvetleri komutanları ve personelleri ile bir araya geldi.
 

İmam Hamanei’nin bu görüşmede yaptığı konuşmanın önemli başlıkları şöyle:

Toplumda elit kesimin görevlerini ihmal etmesinin sonucu millete ağır tarihi darbeler olacaktır.

Düşman cephesinin bu elit kesim için planları vardır ve bu planlardan en önemlisi, bu kesimin toplumdaki hızlandırıcı rolünün önüne geçmek ve şüphe ve gecikme yaratmaktır.

Elit kesim seçimlerin coşkulu bir şekilde gerçekleştirilmesinde önemli bir rol oynayabilir. Coşkulu bir şekilde gerçekleşen seçimlerin sonucu ulusal gücün artması demektir.

Bu yıl da inkılabın yıldönümünde halkın yürüyüşü Allah’ın izniyle coşkulu olacaktır. Halkın 22 Behmen (11 Şubat) yürüyüşlerindeki bu varlığı ulusal gücün bir göstergesidir.

İslam Dünyasının elit kesimi Gazze konusunda sorumludur. Bu kesim, Siyonist rejimle bağların kesilmesi yönünde kamuoyunda bir talep oluşturmalıdır. Keskin bir darbe, Siyonist rejimle savaşa girmek değil, Siyonist rejimle ekonomik ilişkilerin kesilmesi anlamına gelir. Milletler, hükümetlerini Siyonist rejimi desteklemeyi bırakmaya zorlama yeteneğine sahiptir.

Bu zalim ve cani rejim kadın ve çocuk demeden yirmi binden fazla kişiyi katletmesine rağmen bazı İslam ülkelerinin hâlâ bu rejime ekonomik yardım yaptığı, hatta bazılarının Siyonist rejime silah bile verdiği duyulmaktadır.

İnkılaptan önce hava kuvvetlerinin bazı unsurlarıyla bağlantım vardı, gelip giderlerdi. Bu kuvvetler içinde mümin kişiler vardı ama bu kuvvetlerin başkanları Amerika’ya bağlıydı. Hava kuvvetlerinin araçları, savaş uçakları ve diğer teçhizatlar Amerika'ya aitti ve Amerika'nın malıydı. Evet İran tarafından satın alınmıştı ​​ama Amerika'ya aitti. Yetkisi Amerika'nın elindeydi. Komutanlarının yetkisi de Amerika'nın elindeydi.

Hava kuvvetlerinin bu mümin unsurları hava kuvvetlerini ABD’ye ait olmaktan çıkardı ve İran’a ait yaptı. Komutanı İranlı, unsurları İranlı, karar vericileri İranlı, teçhizatı İranlı oldu. Evet Amerika üretimiydi ama İran'a aitti, artık dokunmaya cesaret edemiyorlardı. Hava Kuvvetleri böyle bir geçmişe sahiptir.

Hava kuvvetleri inkılaba katılmada başı çekmiştir. Elbette bünyesi doğru, halkçı, Müslüman ve imanlı bir yapıya sahip olan ordu da inkılaba rahatlıkla katıldı. Ancak Hava Kuvvetleri hepsinden önce katıldı. Önce 19 Behmen’de (8 Şubat) biat etti, sonra da Şah'ın muhafız kuvvetlerine karşı direnerek o muhteşem olayı gerçekleştirdi. Bu öncü adım, inkılabın hızlandırıcısı olmuştur.

Hızlandırıcı bir kuvvete her zaman ihtiyaç vardır. Neden? Çünkü büyük ve hedefi olan hareketler çoğu zaman hatta durmasa bile yavaşlar ve ağırlaşır. Büyük hareketler böyledir.

Toplumsal hareketler de durmaya ya da gerilemeye maruz kalabilir ve eğer bu hareket devam etmek istiyorsa bir hızlandırıcıya ihtiyacı vardır.

Bu hızlandırıcı ne içindir, bu hızlandırıcı hareketin yavaşlamaması içindir. Büyük işler karşısında korku ve dehşete kapılmayın. Büyük bir iş yapılacağı zaman bu işi yapacak ve uygulayacak olan grupta yetersizlik ve aşağılık duygusu oluşmamalıdır. Hızlandırıcı burada rol oynamaktadır.

Peki hızlandırıcı kimlerdir? Benim yorumuma göre hızlandırıcı, toplumun elitleridir.

Elit yani ne demek? İsmi ve şöhreti olan kişiler mi, mesela eğitimli kişiler ve bilim adamları mı? Elit bu demek değildir. Elit yani işlerinde düşünerek, tanıyarak ve teşhis ederek hareket eden kişilerdir ve bu kişiler ortamdan etkilenmezler.

Bu elit kesi, ülke için hassas olan konularda ve durumlarda etkili bir rol oynayabilir ve onların sorumlulukları ağırdır.

Bu kesim, toplumun hareketinin genel yönünü korumalı ve bu hareketin sapmasına izin vermemelidir. Toplumun fertleri bu görevi ihmal ederse meydana gelecek olaylar milletlere tarihi darbeler vuracaktır.

Read 301 times